KONUK YAZARLAR

“SATILIK ADAMLAR”!..

Araştırma şirketleri bile var.

Alayı “gezici”dir bunların.

Birkaç saat içerisinde Türkiye çapında örgütlenmediler mi?

Güpegündüz polisin biber gazına limon sıktılar.

Tomaların önünde yalı kazığı gibi dikilip durdular.

Islandılar, yerlerde süründüler ama dağılmadılar.

“Dağılın lan, dağılın… dağılın….”

Cibiliyetsizdir bunlar…

***

Nasıl demişti o muhterem:

Çalıyorlar ama çalışıyorlar!”

Bu ara gerçekten iyi çalıştılar:

Ellerinde kahve paketleri ile kapı kapı dolaştılar.

Şimdi terfi ettiler:

Enflasyon sepetin”deki maddeleri değiştiriyorlar.

Kahve hariç.

Vatandaşın ihtiyaçlarını isabetle belirliyorlar:

Beyaz peynir yerine “çamaşır mandalı”nı koydular.

Kıymanın yerine “toplu iğneyi”…

Zekâ süper, Allah nazarlardan saklasın…

***

Reis’in bir bildiği vardır elbet!

Seçimini meslektaşlarından yapmakla çok iyi etti.

Böyle dahiyane bir fikri; bu şahane ikameyi yapabilmek için “ekonomi” okumak gerekir.

Diplomayı “ittir” edin gitsin.

Uzmanlık alanında konuşana kim ne diyebilir ki?..

Ne hikmetse gerçekleşmiyor beklentiler.

Mülâkatta özenle seçtikleri memurları bile değiştirdiler, yine de olmadı istedikleri…

Konuşanlar çok; ağzı olanlar konuşuyorlar halâ.

Ağızlar torba değil ki büzesin…

***

En son “enflasyon sepeti”ni toptan “gizlemeyi” denediler.

Deveyi havudu ile yutmak gibi bir şeydi yaptıları elbet.

Başardılar ama.

Bu ay, TÜİK’in “madde sepeti”nde ne var, kimse bilmiyor.

Buna rağmen, yine de gülmüyor yüzleri…

Olmuyor abi, olmuyor işte….

***

TÜİK’te; Tüketici Fiyat Endeksini hazırlayan birimin başındaki memur, birkaç gün önce istifa etmiş.

İki hafta önce de Fiyat İstatistikleri Daire Başkanı istifa edip gitmişti.

Helâl süt emmiş memurlar, Devlet adına halka “yalan” söylemeyi beceremiyorlar.

Öyleyse:

Giden gitsin” kalan sağlar bizimdir!…

Sahi, o istifa edip giden doktorlardan sonra, bir sorun yaşandı mı hastanelerde?

Bilgisi olan var mı hastanelerin bugünündün?

Taburcu olanlardan yine “senet” alıyorlar mı?

Randevular ne zamana veriliyor?

Gazeteler, bazı hastanelerin çocuk onkolojisi bölümünde doktor kalmadığını yazdılar.

Külliyen yalandır tabii ki…

Yalan söylüyor bunlar, yalaaaaaaaaaan!

Muhalif gazeteler, fazlasıyla haddini aşıyorlar!..

Giderlerse gitsinler” dendi diye mi gittiler acaba!…

***

Resmi kurumlarda görev yapacak olanların “nitelikleri” de ağır ağır belirginleşmeye başladı.

Hamdolsun.

Bundan böyle, resmi kayıtlar ne diyor, ona bakmayacak memurlar!

Hükümet sözcülerinin beyanlarına göre düzenleyecekler bilumum evrakları.

Gerçek mi yoksa gerçeğe aykırı mı onu da kontrol etmeyecekler.

Kim oluyor ki bu memurlar ya!

Bayanlar, beyler:

Türk Ceza Kanunu’nda “Resmi evrakta sahtecilik” diye bir suç var.

Yürürlüktedir halâ, hatırlatıyorum sadece…

***

Yöneticilerimiz Allah’tan “çarpma işlemi”ni yapamıyorlar.

Olur da bir gün; “iki kere iki eşittir iki” şeklinde bir açıklama yaparsalar; bunu tebliğ edecek memurları bulmakta çok zorlanmayacaklar.

Vatandaşlığa alınan Suriyeliler ne güne duruyorlar değil mi ama!

Üstelik sigortasız çalışmaya hazırlar.

Türkiye Cumhuriyeti’nde her vatandaşın devlet memurluğuna girme hakkı var.

Mülâkatla tabii ki…

Yeter ki “başarılı” olsunlar!

Mülâkat, çok önemlidir bu sistemde…

Aksi halde, sızmalar olabilir…

Kadrolu, sözleşmeli hiç fark etmez ki…

“İki kere ikinin iki” ettiğini açıklayacakları günden bir gün önce, hesap makinesi kullanımını da yasaklasalar bari.

Hiç şaşırmam!..

***

TÜİK’ten istifa etmiş memurlar mı?

Adaaaam sende.

Giderlerse gitsinler!

Doktorarın gittiği Cehennem’e kadar yolları var!..

Aaaah! Şu doktorlar yok mu?

Avukatların tersini yaparlar; önce adamı soyarlar, sonra dinlerler!..

***

Cehennem’den de bazı haberlerim var:

Haziran ayı yılın ortasıdır.

Bu yaz, sıcaktan kavrulacağız gibi!

Temmuzda ise çalışanlar ile emeklilerin aylıklarına yapılacak zam oranları açıklanacak.

Heyecan dorukta üşüşeceğiz televizyonların başına.

Haziran ayında enflasyon az çıkarsa, zam da az yapılacak.

Çok çıkarsa, çok.

“Bakın burası çok önemlidir” işte…

Buyurun şöyle; siz, kanepede oturanlar biraz daha sıkışabilir misiniz?..

***

Bu görkemli festivale, mayıs ayından hazırlanmak gerekir.

Enflasyon canavarının boğazını bu ayda sıkacağız elhamdülillah.

Hep beraber.

Biraz daha sıkalım şu kemerleri!

Ancak o zaman enflasyonu dizginleyebiliriz!

Haziran gecelerinde enflasyon bir miktar çıkabilir, düşebilir de…

Panik yok işler yetişir yine.

Neticede insan yapısıdır enflasyon!

Takmamak gerekir kafaya, bir düzelten gelir elbette…

***

Faiz sebep, enflasyon neticedir” dedi ya devlet büyüğümüz.

Devlet çarkında bütün akçalı işlemler buna göre yürüyor.

Hamdolsun!..

Çare-sizsiniz!..

***

İşbu sebeplerden ötürü:

Tartışmaların odağındaki TÜİK, aylık enflasyon oranını yüzde 2.98 olarak açıkladı.

Üç bile değil!

Yıllık, yüzde 73.5′e çıktı çok şükür!

Çarpma işlemi böyle veriyor sonucu…

O konu ise hiç konuşulmadı aramızda!..

***

Ama:

Pıtırak gibi Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) adlı bir grup çıktı ortaya.

Akademisyen ve uzmanlardan oluşmuş.

Bir tek imam-hatipli yok aralarında.

YÖK’te var ama!

Oldu mu bu yaptığınız yani?!

Bu haddini bilmezler, Devletin verdiği bilgilerin doğru olmadığını söylüyorlar. (2)

İyi mi?

Mayıs ayı enflasyonunu, yüzde 5.46 olarak açıkladılar.

Biraz daha zorlasalar 5.5 diyeceklerdi.

Bak şunlara hele…

Neredeyse TÜİK’in açıkladığının iki katını söylediler.

Yıllık enflasyon yüzde 160.76 dediler.

Cibiliyetsizler!..

***

Bu ayrılığa bir son vermek şart oldu:

Tek ağızdan konuşmak gerekir:

Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak” gibi, enflasyon rakamı da tek olmalı.

Bu mükemmel formüle göre:

İnsanca ve hakça bir düzene geçebilmek için ENAG’ın sesini “kısmak” en iyi seçenektir.

Devlet’i kapatacak değiliz herhalde!

Anayasa Mahkemesi mi bu?

Onu “kapatalım gitsin” demeye yetkimiz yok bizim!

Ayrıca “kapatalım” komutunu verecek olan büyüğümüzün işi başından aşkındır!

Onun alanına burnumuzu sokmak ne haddimize.

Dikkat ettiniz mi bilmem; ENAG’ın sesini “keselim” demedim, “kısalım” diyorum.

Hukuk devleti” budur işte.

Acizane önerim budur.

Farkı fark edin lütfen!..

***

Sosyal Medya Yasası” ile bu sonuç kolaylıkla alınabilir.

Yasa, an itibariyle yürürlükte olmayabilir ama TBMM’ne bir teklif olarak sunulmuştur. (3)

Her an geçebilir/geçirilebilir!

AKP-MHP’nin “dezenformasyonla mücadele” amacı ile hazırladığı teklifle, TCK’ya bir suç daha tanımlanıyor:

Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu

İlk okunuşta gramer kurallarına aykırı gibi görünse de yazılışı doğrudur.

Bu suçu işleyenlere; 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek.

Bence az biledir!

Ceza yasaları geriye yürüseydi eğer, TÜİK’ten istifa eden memurlar, billâhi yanacaklardı!

Şimdi ise TÜİK’in açıkladığı “resmi rakamları” yalanlayacak şekilde enflasyon oranı açıklayacak olanlar yanacaklar…

Yansınlar vallahi…

Yananı Allah görür, yanacak olanın adını veriyorum: ENAG’tır.

İsminde bile meymenet yoktur bunların!..

“Kadın mıdır kız mıdır”lar onu da bilmiyorum…

***

Devlet yalan beyanda bulunamayacağına göre, yasal düzenlemeyle ENAG’ın enflasyon ile ilgili açıklamalarını cezalandırmak mümkün hale gelmiştir.

Bugünleri de gördük çok şükür!

Yok öyle yurt dışında oturup da yalan-yanlış yayınlar yapmak!..

Yeni yasa teklifine göre:

Sosyal Medya haber sitelerinin Türk olan temsilcilerine Türkiye’de ikamet şartı getiriliyor…

Suçluları iade etmeyen ülkeler çoğaldı son yirmi yılda.

Hodri meydan diyoruz hepsine…

Kanla irfanla kurduğumuz bu aziz memleketi, asla teslim etmeyeceğiz!..

Ezanlar susmayacak bu semalardan…

***

Şaka-maka ve kaka bir yana:

Sonuçta olan, çalışanlar ile emeklilere olacak.

Gerçekleri konuşanlar susturulduğu gün, hak ettiğimiz ücretleri alamayacağız.

Açlıkla mı tehdit ediliyoruz ne!

Pazarlarda papaz eriğine, kara trene bakar gibi bakmak zorunda kalabiliriz yine.

Karpuzu “kurban etmek” için hissedar arıyor komşularımız; girsek mi acaba?..

Bir gün yataktan kalktığımızda; dünyanın en iyi yönetilen ülkesi oduğumuzu duyabiliriz.

Duyabiliriz de, acaba kulağımız yerinde kalacak mı?..

***

Resmi verilere göre:

Enflasyon, limit gibi hızla sıfıra yaklaşıyor!

Birinciyiz, birinci bu konuda. (4)

Kıskananlar çatlasınlar de mi ama…

Konuşan Nebati’dir televizyonda!..

***

Dikkatimizi; hayat pahalılığı, enflasyon, geçim sıkıntısı vb. gibi konulardan uzaklaştırmak karnınızı doyurmaz.

Ama akıl sağlığınıza iyi gelebilir.

Na’ber!

Bunu sınadığım için öneriyorum.

Daima Reis’inize kulak veriniz diyorum.

Korkmayınız, kulağınızı çekecek değil.

Emin olun çok ama çok rahatlayacaksınız!…

Ben hep öyle yapıyorum da….

***

Sahi:

Gezi Olayları‘nda ne yapmıştı o densizler?

Bezm-i Alem Valide Sultan Camii’ni pisletensürtükler”in yanında kimler vardı o gün?

Çürükler” öyle mi?

Caminin içerisinde bira kutuları da ne demek oluyor?

Dış güçler”in ağzıyla ifade veren o müezzin de istediği yere gidebilir artık.

“Din adamı” imişmiş!..

Yalan konuşamazmış!..

Şımarık, terbiyesiz…

***

Sonra:

Kabataş İskelesi’nde kucağında bebeği olduğu halde yürümekte olan, başörtülü bacımızı durdurup üzerine işeyen; belden yukarısı çıplak, deri eldivenli terbiyesizlere hak ettikleri ceza verilmesin mi?

Burası dağ başı mıdır oğlum?

Fırat nehrinin kenarında kaybolan kuzunun sorumlusu kimdir?

Yemin ederim:

Bunlar, “dış güçler”in adamlarıdır.

Bu kesin.

Bunlar, bilerek veya farkında olmadan FETÖ’nun kurduğu tuzaklara hizmet edenlerdir.

“Bunlar, engerekler ve çiyanlardır!”

Hükümetin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif etmek için fırsat kollayan ve dahi hükümeti devirmek için düşmanlarımızla işbirliği yapan hainlerdir bunlar!

Bunlara hak ettikleri cevabı, sandıkta siz vereceksiniz!..

Gün o gündür…

***

Sanmayın güzel şeyler olmuyor bu memlekette.

Başlarında Reis-ül Kurra Mustafa, nasıl da yürüyorlar gururla ama.

Arnavutköy’de ip çekilmiş gibi hizadalar, Fatih Camii’nin etrafında tavaf edip duruyorlar.

Hafızlar bu kadar değil ki…

***

Reis açıkladı:

Türkiye Uzay Ajansı üzerinden Cumhuriyetimizin 100. yılında bir hanım kızımızı Uluslararası Uzay İstasyonu’na göndereceğiz. (6)

Demek ki, Reis Cumhuriyet’in yüzüncü yılını da kutlamayı koydu kafaya.

2023’te Reis yine iktidardadır!

SİHA’ların marifetini ise az sonra başlayacak Suriye operasyonunda göreceksiniz…

Hoş geldin Reiiiiiiiiiiis!..

Hoş geldin…

***

Boş verin şimdi ENAG’ın açıkladığı enflasyon oranlarını.

Kaç kere söyledik; zamlar mecburiyettendir bu aralar.

Pek yakında, olağanüstü bir şey olmazsa eğer, zaten seçimler yapılacak:

Serbest,eşit, gizli, tek dereceli, genel oy, açık sayım ve döküm esaslarına göre, yargı yönetim ve denetimi altında elbette.

Bundan kuşku duyan mı var?!

Lakin:

Sandığa gitmeden önce vatandaşın kesesini biraz rahatlatmak gerekir.

Yıllar önce “mutfak belirleyicidir” demişti Süleyman usta.

Hatırladınız değil mi?

Paralar çoktaaaan suyunu çektiği için hatırlattım bu kıssayı.

Satılacaklar da bitti ya.

Bir tek adamlar kaldı geride, sıra onlarda!

Bu topraklarda adam gibi adamlar daima yetişirler…

Kökü bizdedir ama adamlara biraz dikkat edelim!..

Satılmasınlar!..

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1)https://www.gazeteduvar.com.tr/bursada-cocuk-onkoloji-servisinde-hekim-kalmayinca-yeni-gorevlendirme-yapildi-haber-1567573

(2) https://enagrup.org/

(3) https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/sosyal-medya-yasasi-tbmmde-iste-yeni-duzenlemeler-7159617/

(4) https://www.yenicaggazetesi.com.tr/tabii-ki-kiskanirlar-hep-birinciyiz-euronews-derledi-iste-o-sonuclar-ve-sebepler-526173h.htm

(5)https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/yuzlerce-hafizin-toreni-icin-dikkat-ceken-paylasim-seriat-is-loading-1941194

(6)https://www.log.com.tr/turkiye-uzay-ajansi-bir-turk-vatandasini-uzaya-gonderecek/

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir