• Y-CHP DE ÖCALAN’A “EVET” DEDİ!..

    “Açılım”, “Çözüm”, “Süreç” derken; Enerji Bakanı Taner Yıldız baklayı ağzından çıkardı. Yıldız, Barzani bölgesinden çıkarılan petrolün, Barzani hesabına Türkiye’ye taşınacağını, kendi hesabına İsrail üzerinden pazarlanacağını ve bu işin çözüm sürecinin “ölçülebilir ilk sonucu” olduğunu söyledi. Uluslar arası petrol kaçakçılığı anlamına gelen bu faaliyetin kabul edilebilirliği Kuzey Irak’ta ikinci İsrail’in kurulmasına bağlıdır!.. Bölgede etkili olan güçler, Türkiye’nin böyle bir plan içerisinde görev almasını nasıl karşılarlar, Irak’ın petrolü başımıza ne gibi işler açar, yaşayıp göreceğiz!.. Bu tehlikeli süreçte gören duyan da sanır ki, Öcalan ile sadece AKP’liler ittifak halindedir… Aslında süreci destekleyen, diyaloğun en önemli figürü, biraz utangaç davransa da Y-CHP’dir!.. Erdoğan’ın CHP’yi ikinci Kürt açılımına katma çabalarına Abdullah Öcalan: “CHP sürecin…

  • Y-CHP'DE PARTİ SUÇU!..

    Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ile Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanvekili Binnaz Toprak, Komisyonun CHP’li üyelerinin “Anadilde savunma” konusunda MYK’da belirlenmiş olan parti görüşüne uygun olarak sundukları muhalefet şerhine itiraz ettiler. Üstelik üyesi olmadıkları bir komisyonda bu görüşlerini dile getirdiler. Komisyon başkanının bu milletvekillerine neden söz verdiği ise ayrı bir bilinmezlik. Bu işin bir yanı. Asıl önemli olan, düşünceleriyle doğrudan genel başkanı temsil eden bu iki milletvekilinin, uymak zorunda oldukları MYK kararını tanımamış olmalarıdır. Onların bu korsan hareketinden Kılıçdaroğlu’nun haberdar olmadığını ve böyle bir konuşma yapılmasına onay vermediğini düşünemeyiz.. Eğer öyleyse Kemal Bey’in, liderliğinden sonra genel başkanlığı sorgulanmaya başlanır!.. Diğer yandan, bir başka Genel Başkan Yardımcısı Gülseren Onanç, CHP’nin…

  • Y-CHP’DE PARTİ SUÇU!..

    Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ile Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanvekili Binnaz Toprak, Komisyonun CHP’li üyelerinin “Anadilde savunma” konusunda MYK’da belirlenmiş olan parti görüşüne uygun olarak sundukları muhalefet şerhine itiraz ettiler. Üstelik üyesi olmadıkları bir komisyonda bu görüşlerini dile getirdiler. Komisyon başkanının bu milletvekillerine neden söz verdiği ise ayrı bir bilinmezlik. Bu işin bir yanı. Asıl önemli olan, düşünceleriyle doğrudan genel başkanı temsil eden bu iki milletvekilinin, uymak zorunda oldukları MYK kararını tanımamış olmalarıdır. Onların bu korsan hareketinden Kılıçdaroğlu’nun haberdar olmadığını ve böyle bir konuşma yapılmasına onay vermediğini düşünemeyiz.. Eğer öyleyse Kemal Bey’in, liderliğinden sonra genel başkanlığı sorgulanmaya başlanır!.. Diğer yandan, bir başka Genel Başkan Yardımcısı Gülseren Onanç, CHP’nin…