KONUK YAZARLAR

CUMHUR İTTİFAKI ÇATIRDIYOR!..

 

Yumuşama” (1) tartışmaları sürerken:

Kobani olayları”ndan (2) sonra açılan ve Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada; HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a 42 yıl, Eş Başkan Figen Yüksekdağ’a 31 yıl 6 ay olmak üzere, sanıklara toplam 400 yıl ceza verildi. (3)

Demirtaş’ın, cezaevinde nesnel değerlendirmeler yapmak için yeteri kadar zamanı olacak.

O da Osman Kavala gibi “Paralel Yargı” kurulmasının yolunu açan Anayasa değişikliğine “yetmez ama evet” dediği için mutlaka pişmanlık duyuyordur…

Cezaevi koşullarını bilen bilir…

***

Kobani davasının kararı açıklandıktan bir gün sonra, “28 Şubat davası”ndan tutuklu emekli komutanlar, “sürekli hastalık, sakatlık ve kocama hali” (4) gerekçesi ile serbest bırakıldılar. (5)

Allah var, onlar hiçbir zaman “yetmez ama evet” demediler ve dik duruşlarından asla taviz vermediler…

Atatürk’ün askerleri” olduklarını kanıtladılar…

Tebrikler…

***

Bu göz kamaştırıcı gelişmeler bile, Cumhur İttifakı ortakları AKP ile MHP arasındaki “hesaplaşmayı” gündemden düşüremedi.

Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarına “uymuyorum, saygı da duymuyorum” sözleri ile tarihe geçen Reis, AYM kararlarını uygulamayan ve verdikleri karar nedeniyle üyeleri hakkında “suç duyurusunda bulunma cüretini gösteren, Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk’ü Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na atamakta (6) bir sakınca görmedi…

MHP’ye yakın olan Şentürk, Cumhur İttifakı’nın adayı Mehmet Akarcalı’nın karşısına aday olarak neden konuldu, bilene rastlamadım.

Ama 384 üyenin 104’ü, sonuna kadar Şentürk’ün arkasında durdular!

Bu sayıdan şu sonuca varmak mümkündür:

Yargıtay’da AYM’den hoşlanmayan ve kararlarını “bağlayıcı” kabul etmeyen 104 üye vardır!..

Anayasa’nın “kesin” ve tartışma kabul etmeyen 153. maddesi (7) hükmüne rağmen, “kafasına göre” hükümler verilebileceğini savunan hakimler halen görevlerinin başındadırlar.

Eskilerin bir sözü vardı:

Kadı ola davacı ve muhzır dahi şahit. Ol mahkemenin hükmüne derler mi adalet.

***

Yargıtay’ın bu noktaya gelmesinde önemli bir rol oynayan eski Başkan Mehmet Akarcalı, siyasi iktidarın açık desteğine rağmen yeniden başkan seçilemedi.

Demek ki, sağduyu sahibi yargıçları henüz emekli edemediler.

AYM kararlarını uygulamamakla hukuk tarihine geçen ve MHP’ye yakın olduğu söylenen Muhsin Şentürk, Reis’in “rica”sı üzerine adaylıktan çekildi.

Çekilmesine çekildi de; kendisini destekleyen üyeler, işaret ettiği adaya da oy vermediler.

Seçimi “Ergenekon kumpası iddianamesinin ek klasörlerinde yer alan sözde Bakanlar Kurulu listesinde ‘Adalet Bakanı’ olarak adı geçen” (8) Ömer Kerkez, 193 oy alarak kazandı!.. (9)

İlk mesajını “İçeride mütevazi, dışarıda dik duracağım” (10) şeklinde veren eski 3. Hukuk Dairesi yeni Yargıtay Başkanını izlemeye devam edeceğiz…

Dik duracağından eminim!..

***

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin“Bütün dayatmalara ve baskılara direnerek Türk adaletinin onurunu müdafaa eden Yargıtay 3.Ceza Dairesi’nin şerefli hakimlerini yürekten kutluyor ve aldıkları kararı destekliyoruz” sözleri (11) ile takdir ettiği Yargıtay 3. C.D Başkanı Muhsin Şentürk’ün arkasında kararlılıkla duran üyeler, Şentürk’ün adaylıktan çekilmesinden sonra ittifakın adayı Akarcalı’ya acaba neden oy vermediler?

Bu demektir ki:

Yargıtay’da adalet kalmadı tamam da, Cumhur İttifakı da karpuz gibi ortadan ikiye ayrıldı gibi…

İttifak çatırdıyor” demek daha iyi galiba!..

***

Peki, Emniyet’te durum nasıl acaba?

Emniyet de pek emniyette değil!

Ankara’da suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan depremi oldu.

Geçen yıl havalanı yolunda yakalanan Bora’nın “yakalanma görüntüleri” servis edildi.

Bizim polisler biraz USA Polislerini andırıyor gibiler; şüpheliyi yakalayıp yere yatırdılar, ama dizle boynuna baskı yapmadılar.

Televizyonlar döndürüp döndürüp bu görüntüleri izletiyor.

Tam da Türk polisini alkışlamaya hazırlanıyordum ki, o da ne!

Ayağında “elektronik kelepçe” bulunan ve “adli kontrol şartı” ile eve çıkartılan örgütün iki numaralı adamı Serdar Sertçelik, yurtdışından konuşmaya başladı:

Nasıl kaçtığını sormuyoruz ve sormayacağız, nasıl olsa yurtdışında o da emniyettedir!..

***

Sertçelik’in iddiası bir cümle ile şöyle özetlenebilir:

Emniyet, iktidara siyasi kumpas kuruyor! (12)

Vay anasını!..

İçişleri Bakanlığı, derhal Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, Şube Müdürü Kerem Gökay Öner ve Müdür Yardımcısı Şevket Demircan’ı açığa aldı.

Örgütün gücünü asla hafife almıyoruz!

Sertçelik diyor ki:

Bu polisler bana; “ Süleyman Soylu, Bekir Bozdağ, Abdülhamit Gül, Fahrettin Koca, Mücahit Aslan ve Hasan Doğan’ı ifadene ekleyeceksin” dediler…(13)

Siyasilerin mafya soruşturma dosyasına eklenmesi iddiasını Reis “tehlikeli” buldu ve bazı görüşmeler yapmak zorunda kaldı:

MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’la yaptığı görüşmeye İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı çağırmadı.(14)

Ben şahsen buna bayağı bozuldum!

Devlet işlerinde ayrılık-gayrılık olur mu?

Polislerin MİT’te sorgulanmasını da bayağı garipsedim!…

Çünkü bu da bir ilktir; Adliye’de, Emniyet’te ve Jandarma’da sorgulama yapacak adam mı kalmadı?

Bu ne iştir…

***

Bu aralar derin uzmanlar, FETÖ’nün “renklendirme” (15) taktiği üzerinde çalışıyorlar.

Aslında bu “renklendirme” işi bile başlı başına Emniyet’in (Okuyucular, Yazıcılar, Menzilciler, İsmailağacılar vb. gibi) tarikat ve cemaatlere teslim edildiğinin kanıtını oluşturuyor…

Tarikat ve cemaat mensuplarının, hiyerarşik üstlerini değil, şeyhlerini dinlediğini acı tecrübelerimizden biliyoruz…

Pardon ama “bürokratik vesayet” mi dediniz!?..

Nerede kaldı “bürokratik vesayet”?

Öpüp de anlıma koyacağım…

***

Olaylar… Olaylar…

Ali Yerlikaya da meydan okudu:

FETÖ taktikleriyle Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hükümet ve siyasilere, sosyal medya destekli ‘oyun kurmaya’ çalışanların oyunlarını da tuzaklarını da yerle bir edeceklerini” söyledi… (16)

İçişleri Bakanı en iyisini bilir elbette.

Fetövari taktikler” sahte kanıt üretmekle başlar ve teknoloiyi kullanarak akla gelmedik kumpaslarla devam ederler…

28 Şubat Davası’nın kanıtlarını ve iddianamesini hazırlayanlar da onlardı…

Demek ki, Emniyet’te “Fetövari taktikler” hâlâ kullanılabiliyor.

Deseneniz:

Emniyet bile emniyetli değil!..

***

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç biraz daha inandırıcıydı:

Hiç kimsenin şüphesi olmasın, yargımıza güvenelim, suç işleyenin üzerine gidilecek” dedi. (17)

Şüphesi olan mı vardı?

Tarafsız yargımıza güvenelim” vurgusu yaptı…

“Tarafsız yargı” dedi, “tarafsız”!…

Reis ise her zaman ki gibi tam zamanında yerinde kükredi.

Dedi ki:

Bürokratik vesayete asla fırsat vermeyiz, dimdik ayaktayız.” (18)

“Bürokratik vesayet”ten neler çektik neler, bir ben bilirim bir de Reis.

“Dimdik ayaktayız” demeye gerek var mıydı!?

Vardı elbette…

***

Boşuna benden yorum beklemeyin, her şey son derece açıktır.

Görünüşe göre, Emniyet’te Süleyman Soylu ekibine karşı bir tasfiye hareketi başladı.

Malumunuz; Soylu’nun arkasında her zaman MHP vardı.

Dolayısıyla bu hareketle MHP’nin Emniyet’teki gücü kırılmaya çalışılıyor da diyebiliriz.

Bu bir yorum değildir.

Her şey gün gibi ortadadır…

Denebilir ki:

Cumhur İttifakı’nda iktidar kavgası gizlenemeyecek boyutlara ulaştı…

***

İşte bu koşullar altında; TBMM 30. Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş sahaya sürülmüştür.

Yedi kez (19) Anayasa’yı değiştiren; değiştirdiği Anayasa’ya da uymayan, saygı da duymayan ve AYM kararlarını tanımayan Cumhur İttifakı adına, yerel seçimlerden birinci parti çıkan CHP’ye “yeni bir anayasa” yapmayı teklif ediyor…

Baskın görüşe göre; son Anayasa değişikliği ile bile, bir daha Cumhurbaşkanı adayı olma şansı bulunmayan Erdoğan, bir kez daha aday olmanın kapısını aralamaya çalışıyor…

Ahhhh, nerede “mağduriyet yaratmayalım” diyen o eski liderler…

Nerede o eski CaHaPe?

İktidar, bugünlerde Kılıçdaroğlu’nu mumla arıyor, ama nafile…

***

Garibim “Ebabiller” (20) ise olanca güçleri ile gündemi saptırmaya çalışıyorlar.

Fesli Kadir’in yalanlarını (21) tükettiler.

Ebabiller’in elinde son kalan malzeme:

Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün evlâtlığı Ülkü’ye bira içirdiği (22) palavrası.

O da bir işe yaramıyor, gerçeğin görülmesini engelleyemiyorlar bir türlü…

Kim ne derse desin; Reis, bu tayfayla gemiyi sağ-salim limana götüremez!..

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) https://www.setav.org/siyasette-yumusama-donemi-ne-getirir/

(2) https://tr.wikipedia.org/wiki/Kobani_Olaylar%C4%B1

(3) https://www.rudaw.net/turkish/middleeast/turkey/1705202419

(4) https://rayp.adalet.gov.tr/resimler/1/dosya/surekli-hastalik-sakatlik-ve-kocama-sebebiyle-kisilerin-cezalarinin-hafifletilmesi-veya-kaldirilmasi-hakkinda-islemler03-01-20239-38-am.pdf

(5) https://www.odatv.com/guncel/28-subat-tutuklusu-generallere-af-120043957

(6) https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/yargitay-cumhuriyet-bassavciligi-atama-karari-resmi-gazetede-2207188

(7) ANAYASA Madde 153: “Anayasa Mahkemesi kararları yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar”. Bu kadar açık ve kesin bir hüküm karsısında fazla söze de gerek yok. Zira Mahkeme kararlarına uyulmayan bir yerde hukuk devleti ilkesinden söz edilemez.

(8) https://muyesseryildiz.com/2024/04/01/yargitay-baskanini-kim-sececek/

(9) https://www.sozcu.com.tr/yargitay-baskani-omer-kerkez-oldu-p47253

(10) https://www.hukukihaber.net/yargitay-baskani-omer-kerkez-iceride-mutevazi-disarida-dik-duracagim

(11) https://www.youtube.com/watch?v=pIIboWFOXA0

(12) Hükümete kumpas kurmakla suçlanan emniyet müdürlerinden biri suç örgütünün avukatından 300 bin dolar rüşvet almakla suçlandı. Müdür kendini şu ifadelerle savundu:”Menzil’e yardım topluyordum. Rüşvet değil, hayırlı bir işi için alınan paraydı.https://www.cumhuriyet.com.tr/siyaset/aciga-alinan-emniyet-mudurunden-rusvet-aciklamasi-menzile-yardim-2205745

(13) https://www.odatv.com/guncel/ankara-emniyetinde-neler-oluyor-ses-kaydi-ortaya-cikti-hedefte-soylu-bozdag-ve-hasan-dogan-var-konu-ayhan-bora-kaplan-dosyasi-120041987

(14) https://www.turkiyegazetesi.com.tr/politika/tgrt-haberde-son-kulisler-icisleri-bakani-yerlikaya-kritik-zirveye-neden-cagrilmadi-ankarada-neler-oluyor-gozler-cumhurbaskani-erdogana-cevrildi-1040726

(15) MİT’teki sorgulamadan sonra, Serdar Sertçelik’in yurtdışına kaçırılmasında rolleri olduğu iddiasıyla biri komiser üç sivil gözaltına alındı. Ardından; diğer cemaatlere sızmış, sızdığı yapının rengini almış FETÖ mensupları için kullanılan “Renklendirme” üzerinde çalışılmaya başlandı.

(16) https://www.icisleri.gov.tr/bakanimiz-sayin-ali-yerlikaya-kimler-feto-taktikleriyle-oyun-kurmaya-calisiyorsa-oyunlarini-ve-tuzaklarini-yerle-bir-edecegiz

(17) https://www.aa.com.tr/tr/gundem/adalet-bakani-tunc-tarafsiz-bagimsiz-yargimiz-sifati-ne-olursa-olsun-suc-isleyenin-uzerine-gidecektir/3220021

(18) https://www.yenisafak.com/gundem/cumhurbaskani-erdogan-ak-parti-tbmm-grup-toplantisinda-konustu-kanun-disina-cikandan-hesap-sorariz-4621427

(19) https://www.ysk.gov.tr/tr/halkoylamasi-arsivi/2648

(20) https://www.cumhuriyet.com.tr/siyaset/once-paylasip-sonra-sildiler-suleyman-soyluya-yakinligiyla-bilinen-ebabil-harekatindan-dikkat-ceken-ankara-2125332

(21) https://www.youtube.com/watch?si=8EXjKg_zYXlwjDb7&v=EmHSzU9jpmE&feature=youtu.be

(22) https://www.odatv.com/analiz/sinan-meydan-yazdi-o-fotografin-altinda-aslinda-ne-var-90749

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir