KARAKTERSİZLER!..
Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin “Seçim hükümeti kurulurken, CHP içinden bazı isimlere teklif götürüleceği” iddialarını sorması üzerine “CHP’de o kadar karaktersiz insan yoktur” (1) yanıtını vererek taşı gediğine oturttu!..
Dersimli Kemal, Anayasa’nın 114 ve 116. maddelerine göre kurulacak Geçici Bakanlar Kurulu’nda görev almayı “karaktersizlik” olarak değerlendirmiş…
Ana muhalefet partisinin lideri, “karakter” sözcüğünü argodaki anlamı (2) ile kullanmayacağına göre, felsefi anlamı (3) ile kullandığından kuşku duyulmamalıdır…
Başta Tuğrul Türkeş olmak üzere, seçim hükümetinde görev alanlar Dersimli Kemal’in “karakter testi”nden sınıfta kaldılar!..
Bu tanımlamaya göre, Davutoğlu’nun son kabinesi tamamen “karaktersiz”lerden oluşmaktadır!?..
***
AKP ile koalisyon hükümeti kurmadan önce belirlenmiş 14 ilkenin, neredeyse tümünden vazgeçmeye hazır birine; elbette ki, “düşünce ve hareketlerinde tutarlı” kişi denemez!..
Bu durumda “karaktersiz” sıfatı en çok Kılıçdaroğlu ile örtüşüyor…
Anayasanın öngördüğü bir görevi kabul etmeyi “karaktersizlik” olarak niteleyen biri, ne yazık ki Cumhuriyeti kuran partinin hala lideridir…
Anayasada öngörülen 45 günlük sürenin çoğunun boş konuşmalarla doldurulmasının baş sorumlusu da odur…
AKP tarafından kendilerine hükümet ortaklığı teklif edilmediğini kendisi ikrar etmişti…
Buna rağmen, görüşmelere neden devam edilmiştir?
Dersimli, CHP’nin yeni milletvekili adaylarını belirlemeden önce bu soruya yanıt vermek zorundadır…
***
CHP heyetinin, en kısa süre içerisinde Davutoğlu’nun hükümet kuramayacağını ortaya koyması ve hükümet kurma görevinin CHP’ye verilmesine olanak sağlaması gerekirdi…
45 günlük sürenin dolmasına birkaç gün kalsa bile, Cumhurbaşkanının görevi ikinci büyük parti olan CHP’ye vermemesi ana muhalefetin ağırlığıyla ilgili bir meseledir.
Bu açık hak gasbı karşısında, son derece pısırık ve edilgen kalan Kılıçdaroğlu, erken seçim sonunda birinci parti olsa da hükümet kurmakla görevlendirilmeyebilir…
Böyle bir durumla karşılaşınca acaba ne yapacak?
Davutoğlu’ndan sonra hükümeti kurmak için kendisine görev verilmemesi halinde de aynı eylemin yapılması şarttı…
O eylemi yapacak medeni cesarette olan biri olmadığı anlaşıldı!
Yıllar önce “yemin etmeme” eylemi ile de karakterini göstermişti…
Biz anlamak istemedik…
Anlaşılıyor ki, Kılıçdaroğlu CHP’ye oy veren seçmenin hakkını ve hukukunu koruyacak yeterlilikte ve nitelikte değildir!..
***
Onun bütün amacı; “ön seçim” aldatmacası ile milletvekili seçtirdiği adamlarını bir kez daha seçtirebilmek ve böylece genel başkanlık koltuğunu koruma altına almaktır…
Çünkü Kılıçdaroğlu’nun sözüne güvenilemez!..
Başarısız olması halinde çekileceğine söz vermişti, bu sözünü de tutmamıştır…
Kemal Kılıçdaroğlu, Dersimlidir ama sözünün eri değildir!..
Dolayısıyla iktidara gelme gibi bir derdi bulunmamaktadır!..
AKP hükümetlerinin 13 yılda Devlette yarattığı tahribatı onarma ve rejimi değiştirme çabalarını geriye çevirmenin tek yolu kaldı: O da 6 Ok‘a içtenlikle bağlı ve yürekli bir ekiple seçime gitmektir!..
Atatürkçü düşünce ile uzaktan yakından ilgisi bulunmayan, Cumhuriyet değerlerini özümsememiş, sağ partilerden devşirilmiş kişilerle seçim kazanmak imkansızdır….
Dolayısıyla CHP’nin bu ekiple ,1 Kasım’da da başarılı bir sonuç alamayacağı açık seçik ortadadır…
Belki, HDP’ye kayan oyları geriye gelebilir, hepsi o kadardır…
Bu da başarı sayılmaz tabi…
Denebilir ki, Kılıçdaroğlu ile Bahçeli’nin varlığı, AKP iktidarda kalmasının temel güvencesidir…
Cemil Can
DİPNOTLAR:
(2)https://eksisozluk.com/karaktersiz-insanlarin-genel-ozellikleri–4250741
(3) TDK Sözlüğüne göre karakter: (felsefe) Bireyin kendi kendine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve hareketlerinde tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütünü.