ÇAV BELLA ÇAV ÇAV ÇAV!..
Densizin biri, 20 Mayıs günü İzmir’de “merkezi ezan sistemi”nin frekansına girerek “Çav Bella” şarkısını çaldırmış!
Siyasi iktidarın abarttığı kadar önemli bir olay değil.
Çok şükür, caminin kilimini çalmamış…
“Hacker” diye adlandırılan bilgisayar korsanlarının, en güvenli yer olarak kabul edilen Pentagon’un bile hesaplarını kırdıklarını unutmayalım.
Kendisini bilgisayar programcısı olarak tanımlayan Avustralyalı Julian Assange, geçen yıllarda “savaş, casusluk ve yolsuzluk” gibi başlıklar altında; sansürlü ve kısıtlanmış 10 milyondan fazla belgeyi yayınlamıştı…
İzmir’deki olay, bunların yanında devede kulak bile değildir.
Altı üstü minare hoparlöründen bir şarkı çalınmıştır!
Sanki bu olay camilerimizin, ibadet dışındaki olaylar için kullanılmasında bir ilktir!..
***
Sosyal Medyada paylaşılan görüntüleri “tweet zinciri” yaparak paylaşan kişinin, eski CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Banu Özdemir olması üzerine, kızılca kıyamet kopartıldı.
Reis, yumdu gözünü açtı ağzını:
“İzmir’de camilerin hoparlörüne sızan alçaklar, saygısızca yayınlar yaparken, o ildeki CHP yöneticileri zevkten dört köşe bu rezilliği aktarıyor” diyerek, olayı CHP’ye fatura etti…
CHP’lilerin zevkten dört köşe olduklarını nereden bilebildi acaba?
Hâlbuki hem CHP İzmir İl Başkanı hem de CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, sıcağı sıcağına olayı kınamışlardı.
Onların sesini duyan olmadı tabii ki…
***
Reis’in suçlamalarına en sert karşılık Kılıçdaroğlu’ndan geldi:
“Eğer sen bunları bulmak yerine, CHP’nin üzerine gidiyorsan, bunu sen yaptın demektir” dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, 15 Mayıs 2019 seçimlerinde cami minarelerinden AKP’nin seçim şarkısı “dombra”nın çalındığını söyledi.
Eski CHP Parti Meclisi Üyesi şimdiki Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan; seçim otobüsünün caminin yanından geçerken oluşan görüntüyü art niyetli bazı kişilerin montajlayıp servis ettiklerini söyleyerek, iddiaları yalanladı…
Doğruyu kim söylüyor, Allah bilir.
Ağrılılar biliyor zaten!..
***
İçişleri Bakanı Soylu, ağzına geldiği gibi konuştu:
Bunu yapanlara, “minare dibinde ezan dinleteceğiz” dedi[1]…
Kanunda olmayan bir cezanın uygulayacağını söylemek, ağır şaka olsa gerek!
Bununla birlikte, camilerin siyasete alet edilmesinde AKP’nin sicili oldukça bozuktur:
Yakın geçmişte; AKP Kocaeli Milletvekili Adayı Radiye Sezer Katırcıoğlu, Başiskele İlçesindeki Hayrat Camii’nde kadın cemaatle bir araya gelerek AKP’ye oy istemişti.
Yalova Kadıköy Beldesi’nde AKP’li aday Mehmet Şahinkutsal, kahvaltı vererek seçim propagandası yapmıştı.
AKP’li Bağcılar Belediye Başkan Yardımcısı Kenan Gültürk, Yeşil Cami’de kadınlara yaptığı propaganda konuşmasında, “AKP’ye oy verilmezse dinin elden gideceğini” iddia etmişti…
Bu örnekleri daha da çoğaltmak mümkündür…
***
“Çav Bella” şarkısının çalındığı anların görüntüsünü paylaşan Banu Özdemir’in tutuklanması doğru mudur?
Başsavcılıktan yapılan açıklamada:
“Cumhuriyet Başsavcılığımızca başlatılan soruşturmada bir danışmanlık şirketinde yönetici olarak görev yapan Banu Ö, Türk Ceza Kanunu’nun 216/3 maddesi kapsamında ‘Dini değerleri alenen aşağılamak’ suçundan gözaltına alınmıştır” ifadesine yer verildi…
216. maddeyi aşağıda (2) nolu dipnottan[2] okuyalım bakalım; cami minarelerinden çalınan bir şarkısının görüntüsünü yayınlamak, dini değerleri aşağılamak suçu olarak kabul edilebilir mi?
Bu sorunun doğru yanıtını verebilmek için “Çav Bella” (Bella Ciao) şarkısının hikayesini[3] ve sözlerini[4] de bilmek gerekiyor…
***
Fikrimce; görüntülerin paylaşılması, hiçbir şekilde halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri aşağılama, niteliğinde bir eylem olamayacağı gibi, merkezi yayın sistemine girilip bu şarkının çalınması da bu nitelikte bir suç olarak kabul edilemez.
Bilişim suçu[5] olarak değerlendirilebilir ama…
Bu suçu işleyenlerin ise tutuklanması şart değildir:
Zira şüphelinin tutuksuz yargılanması halinde; (görüntü kayıtları elde olduğu için) delilleri karartması söz konusu olamayacağı gibi, kaçması da beklenmez…
***
Cami provokasyonuna alkış tutan eski CHP yöneticisi Banu Özdemir’in, tutuklanmasını hatalı bulduğumu vurgularken, davranışının tasvip edilecek bir yanı olmadığını da belirtmeden sözlerimi bitirmek istemem.
Ne yazık ki, bu hanımefendinin siyasi sicili[6]; değil CHP’de yöneticilik yapmak, üye olmaya bile elverişli değildir…
Anlaşılan, CHP’de Abdurrahman Çelebiler dönemi bir süre daha devam edecek!..
Cemil Can
[1] https://tr.sputniknews.com/turkiye/202005231042103258-soylu-izmirde-cami-hoparlorlerinden-cav-bella-calinmasiyla-ilgili-konustu-caminin-dibinde-ezani/
[2] Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama
Madde 216-(1) Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması halinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
[3] “Bella Ciao” aslında bir İtalyan halk şarkısıdır. Bir zamanlar İtalya’nın kuzeyindeki Po Ovası’nda pirinç tarlalarında zor, hattâ sefil koşullarda çalışan işçilerin söyledikleri bu isyankâr şarkının bestecisi ve söz yazarları bilinmemektedir. Bu anonim folklorik şarkının sözleri, sabahleyin pirinç tarlasına çalışmaya giden bir adamın evde bıraktığı karısına hitaben söyledikleri sözlerden oluşmaktaydı.
1.Dünya Savaşı patlayınca, İtalya’da önce Mussolini’ye, sonradan da Alman işgalcilere karşı mücadele veren İtalyan anti-faşist direnişçiler tarafından sözleri değiştirilmiş ve marş formatında söylenmeye başlamıştı. Direnişin bir sembolü haline gelen şarkı, kısa sürede anarşistleri, komünistleri, sosyalistleri ve diğer anti-faşist grupları bünyesinde toplamış olan İtalyan partizanlarının resmi marşı haline gelmişti. Savaştan sonra da haksızlığa, eşitsizliğe karşı mücadeleyi benimseyenlerin, devrime inananların, Sosyalistlerin marşı, yani bir devrim şarkısı olmayı sürdüren Bella Ciao dünyanın dört bir köşesinde onlarca farklı dilde seslendirilmiştir. (Vikipedi)
[4] BELLA CIAO
İşte bir sabah uyandığımda/ Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav Çav Çav/ Elleri bağlanmış buldum yurdumun/ Her yanı işgal altında *** Sen ey partizan beni de götür/ Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav Çav Çav/ Beni de götür dağlarınıza/ Dayanamam tutsaklığa *** Eğer ölürsem ben partizanca/ Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav Çav Çav/ Sen gömmelisin ellerinle beni/ Ellerinle toprağıma *** Güneş doğacak açacak çiçek/ Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav Çav Çav/ Gelip geçenler diyecek merhaba/ Merhaba ey kızıl çiçek *** O kızıl çiçek partizanındır/ Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav Çav Çav/ Yiğit yoldaşlardan armağandır bize/ Simgesidir özgürlüğün *** O kızıl çiçek partizanındır/ Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav Çav Çav/ Düşen yoldaşlardan armağandır bize/ Simgesidir sosyalizmin.
[5] Bilişim sistemine girme
Madde 243-(1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.
(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.
(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(4) (Ek: 24/3/2016-6698/30 md.) Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya bilişim sistemleri arasında gerçekleşen veri nakillerini, sisteme girmeksizin teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme
Madde 244-(1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
[6] http://ilkkursun.site/camii-provokasyonuna-alkis-tutan-banu-ozdemir-abd-de-hdp-li-demirtas-la-ayni-yerde-ozel-egitilmis?fbclid=IwAR3rLvklwxch-4-N0VBvxVPsV6AtWuU14m8SW0yRc-Oq8DL26pUEDCkcld4