KONUK YAZARLAR

“TÜRKİYE ILIMLI İSLAM DEVLETİ”!..

 rehine

Kabul etmek gerekir ki, 1 Mart Tezkeresi‘nde AKP hükümetini kurtaran CHP’ydi. Davutoğlu’nun şanssızlığı, Kılıçdaroğlu’nun henüz detaylar ortaya çıkmamış olan, IŞİD’e karşı kurulacak koalisyonda “Türkiye’nin yer almasına karşı çıkmayız” diyerek, Obama’nın peşine takılması ve Davutoğlu hükümetini zor durumda bırakmış olmasıdır…

Rusya, Çin, İran ve Suriye’nin ortak tatbikat yaptığı sırada hava savunma sistemini test etmek için gönderilen Türk jetinin Suriye Ordusu tarafından avlanmasından sonra, ABD “Arap Baharı” adıyla yutturmaya çalıştığı bölgeyi yağmalama planını gözden geçirme ihtiyacını duymuştur. Anlaşıldığına göre, bu defa diplomatların “Çayın taşı ile çayın kuşunu vurmak” şeklinde ifade ettiği “İti ite kırdırma” politikasını uygulayacaklar!..

El-Kaide‘nin içerisinden çıkartılan El-Nusra’dan üretilmiş IŞİD, bu defaki planın en önemli aktörü olarak rol alacak. Bir taraftan “Sünni Irak” olarak isimlendirilen bölgenin temizliğini IŞID’e yaptırıyorlar, diğer taraftan vahşiliğini bahane edip, Suriye’ye saldırının sebebi olarak gösterecekler!.. Obama’nın “Ülkemizi tehdit eden teröristleri nerede olsa vuracağız” sözlerinin açılımı bu olsa gerek… Emperyalizm, Müslümanları en kirli işlerinde taşeron olarak daha ne kadar kullanacak, yaşayıp göreceğiz?..

IŞİD’ı kuran, destekleyen, Suriye’ye ve Irak’a sokan Türkiye’ye, ABD’nin verdiği “olur”u utanmadan yok sayıyorlar! Üstelik Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce, Kılıçdaroğlu ile bir otel odasında 2,5 saat başbaşa görüşen ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin ziyaretinden önce, Türkiye’yi teröristlere destek vermekle suçlayıp şantaj da yapmış! Ricciardone, “Atlantic Council” adlı düşünce kuruluşunda verdiği konferansta; Ankara’nın El-Kaide’nin kolu olan El Nusra Cephesi’ne yardım ettiğini söylemiş!.. Benzer şekilde ABD Kongresi Dışişleri Altkomitesi’nde yapılan oturumda da, Kongre üyeleri Türkiye’yi Katar ile birlikte “terör destekçisi” olarak suçlamışlardır… (1)

Balyoz ve Ergenekon davaları ile iyice hırpalanan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, “açılım”dan haberdar olmadığını ve IŞİD’e karşı operasyonda yer almayacağını Genelkurmay Başkanının ağzından açıklamasından sonra, ABD yönetimi iyice edepsizleşti… Bu yüzden olsa gerekir, Özel’in 2012 yılında yaptığı “KCK‘nın yargı önüne çıkarılmasının hayati öneme haiz olduğunu düşünüyorum” şeklindeki açıklama yüzünden, hakkında soruşturma başlatılacağı iddiaları gündeme getirildi. Genelkurmay Başkanı Org. Özel’e verilen bu gözdağının zamanlaması oldukça anlamlıdır!..

IŞİD’ın savunduğu “radikal İslam”ı, sapkın ideoloji olarak gösteren Obama, “Ortadoğu’ya ve Ortadoğu’dan dışarıya yabancı savaşcı akınını durduracağız” derken, bütün dünyayı terörle tehdit etmekten geri durmadı. Büyük olasılıkla ABD’li gazetecinin kafasını kesen IŞİD militanın, İngiliz olduğu iddiaları (2) da bu fikri desteklemek için dünya kamuoyu ile paylaşıldı…

İlginçtir, gelişmeler bölge ülkelerinin yüzde yüz aleyhinde ilerlerken, 49 diplomatı IŞİD’ın elinde rehin bulunan Türkiye, sınıra yığılmaların önlenmesi için Suriye’nin kuzeyinde bir tampon bölge kurulmasını istemektedir. Zaten ABD’nin Kuzey Irak’tan Akdeniz’e güvenli şekilde petrol akıtması için baştan beri düşündüğü bir projeydi bu isteğimiz. Çaresizlik içerisine sürüklenmiş ülkemizin, bu talebi dile getirmiş olmasını iyi anlamak gerekir. Bu durumumuz ayı ile yatağa girmenin bir sonucudur elbette. Kim ne derse desin, ABD’nin İncirlik üssünü “insani” amaçlı kullanmayacağı da bir gerçektir. Bunu bildiğimiz halde; operasyon öncesinde, İncirlik üssünün “insani” amaçla kullanılabileceği “iznini” vermemiz traji komik olmakla birlikte, kafamıza dayatılan soğuk namlu nedeniyledir!..

ABD’nin IŞİD’e karşı oluşturduğu koalisyon ortakları:Kuzey Irak’ın peşmerge ordusu, PKK, PYD, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve Suriye’deki diğer terörist muhaliförgütlerdir. ABD, Türkiye’yi PKK ile birlikte IŞİD’e karşı mücadele için ikna etmeye çalışıyor. Bir taşla iki kuş vuracak kefere. Bu şekilde, PKK’yı terör örgütü olmaktan çıkartacaklar. ABD’nin IŞİD’e karşı aldığı kararların ardından, bölgeye gönderilecek silah ve insani yardım desteğinin, PKK’nın envanterine girmemesini kim nasıl garanti edecek? Bu soruya yanıt aranırken; Selahattin Demirtaş lafı dolandırmadan Türkiye’nin PKK’ye silah yardımı yapmasını istemesi (3) şok etkisi yarattı!..

Obama, “Sünni aşırılık” olarak değerlendirdiği IŞİD’e karşı müdahale edecek “ılımlı Sünni devletler” arasında Türkiye’yi de saydı. Bu açıklama, Türkiye için öngörülen rejimin “Ilımlı İslam” olduğunun ilanı gibidir…

***

Kurultay delegeleri, bu defa yenilenlerin yerine, yenilecek olanları Parti Meclisi’ne seçtiler!.. Parti Meclisi toplanmadan, MYK oluşturulmadan, grupta konuşulmadan, yetkili hiç bir makamın görüşü sorulmadan, Genel Başkan Kılıçdaroğlu, IŞİD’e karşı kurulacak koalisyonda Türkiye’nin yer almasına CHP’nin karşı olmadığını söyledi!..

Yeni CHP parti mi yoksa Kemal Bey’in babadan miras şirketi mi? Bu sözlerle CHP’ye oy veren 11 milyon 270 bin kişinin iradesine ipotek koymak, hakaretten de öte bir şey değil mi? Seçmene böyle bir saygısızlık nasıl yapılabilir, anlayabilmiş değilim! TSK, toprak bütünlüğümüzü tehdit eden IŞİD operasyonunda “muharip güç olmayız” derken, o Türk gençlerini emperyalizmin çıkarlarını korumak amacıyla, piyon gibi ateşe sürebiliyor… Bu kadar “görev adamı” yani… Demek ki, Y-CHP’nin AKP’yi iktidarda tutmaktan daha önemli görevi buymuş! “Dersimli Kemal”, iktidarın yolu üzerindeki taşları temizleme işine ilaveten, Mehmetçiği de emperyalizmin emrine vermek için üzerine düşeni yapıyor… Peki, CHP’nin genel başkanlığına aday olan Muharrem İnce’nin bu konulardaki fikrini bilen var mı?..

Kemal Efendi, sonunda Hahamların ve Alevilerin çocuklarını da imam hatipli yapmayı başarmış!.. “Dersimli Kemalim ben” diyerek, Alevileri bir kez daha kandırdı. Meğer adam “Ilımlı İslam”a razıymış. Aksine tek söz söylediği yok!..

Davutoğlu hükümetinin önünde giden Yeni CHP, kurultaydan sonra frensiz kamyon gibi kontrolsüz gidiyor. Delege CHP’yi adeta tecavüzcüsü ile evlendirmiş!.. En ağır tokat “açılım”ın mimarı Murat Özçelik ile Fetullahcı Erdoğan Toprak’ın adını çizen delegelere indirilmiş. Kemal Bey, inadına her ikisini de genel başkan başdanışmanlıklarına getirmiş!..

Doğrusu kılıçların efendisi kibar adam. Önderliğinde “Ilımlı İslam Devleti” ağır ağır kuruluyor. Delegelere ve partililere, ana avrat sövüp, galiz küfürler de savurmuş değil… Ona da şükretmek gerekir…

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/117481/ABD_Kongresi_Turkiye_ye_zehir_zemberek.html

(2) http://www.hurriyet.com.tr/dunya/27036758.asp

(3)http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/demirtastan-skandal-aciklama-turkiye-pkkya-silah-yardimi-yapmali-h50349.html