KONUK YAZARLAR

DELEGEYE SON ÇAĞRIDIR!..

binnaz toprak

Siz, Yeni CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve “görevli” yakın mesai arkadaşlarına Nevşehir’in Gülşehir ilçesinden bildiri imzalayarak “destek açıklaması” yapan il başkanları!..

Mustafa Kemal Atatürk ve Kuvayi Milliyeci arkadaşlarının kurup Türk gençliğine emanet ettiği CHP’nin işgal altında, 78 il başkanlığının ise üstünde “ipotek” olduğunu dünya aleme ilan etmeye mecbur muydunuz?..

Genel merkezin önünde kapıkulları olduğunuzu ortaya koyan o aşağılık bildiriye imza atmakla:

*Padişah Vahdettin başkanlığında toplanan Meclis-i Ali’de; Sevr Anlaşması‘nı imzalayan dönemin hükümetine, anlaşmanın kabulü yönünde destek veren;

*Milli bilinci yok etmek suretiyle, halkın düşman işgaline karşı isyan etmesinin önüne geçmek amacıyla kurulduğu aşikar olan ve başkanlığını İngiliz Rahip Frew‘un yaptığı İngiliz Muhipleri Cemiyeti‘nin kurulmasına öncülük eden;

*Kurucusu olduğu İslam Teali Cemiyeti‘nin 25 Eylül 1919’da yayınladığı bildiride, Kuvayi Milliyecilere “kudurmuş haydutlar” şeklinde hitap eden;

*İşgalci devletlerin baskısı ile Boğazlıyan Kaymakamı “Milli Şehit” Kemal Bey’in, Ermeni Tehciri sırasında ihmali bulunduğu gerekçesi ile verilen idam cezasını onaylamayan Vahdettin’e, fetva vererek idam edilmesini sağlayan;

*”Padişahın aksi emrine rağmen, istilacılara karşı direnişe geçen milliyetçilerin öldürülmeleri caiz olmakla kalmayıp, hatta her Müslüman’ın dini görevidir. Bu uğurda ölenler şehit, kalanlar gazi sayılırfetvasını yazarak, Dürrizade Abdullah Efendi’ye imzalatan;

*Kurtuluş Savaşı başarıldıktan sonra, İngilizlerin temin ettiği yük gemisi ile Mısır’a kaçan;

*Oradan da Yunanistan’a sığınıp, “Yarın” ve Peyam-ı İslam” gazetelerini çıkaran ve paçavralarda yayınladığı bildirilerde;

*Ankara Hükümetinin Musul üzerinde hak iddia etmesini “gülünç” bulan;

*Türkler için “Müslüman barbarlar” diyen,

*Daha sonra da Mısır’a gidip, “Çatı Aday”ımız Mustafa Sabri Efendi’nin yardımcısı Şeyh İhsanoğlu’nun oğlu Ekmeleddin İhsanoğlu’nun da mezun olmakla iftihar ettiği El-Ezher Üniversitesi‘nde din dersleri veren;

Son Şeyhülislam MUSTAFA SABRİ Efendi’den farkınızı görmek istiyoruz!..

Mustafa Sabri ile kader birliği yapan samimi arkadaşı Şeyh İhsanoğlu‘nun (1) oğlu Ekmeleddin Bey’i, Atatürkçülerin önüne cumhurbaşkanı adayı olarak süren Kemal Kılıçdaroğlu’nu “başarılı” buldunuz ve yola onunla devam etme kararı aldınız. Öyle mi?

Bence de başarılıdır başarılı!?.. (2)

Dersimli Kemal, milletvekillerine baskın kurultay sonuna kadar “konuşma yasağı” koyarak, başlarına birer çuval geçirmiştir! İl başkanlarına ise “destek açıklaması” yaptırarak, tümünü tek bir çuvalın içerisine yerleştirmiştir!.. (3)

Başarılıdır tabi başarılı!..

Siz CHP’nin son kurultay delegeleri!..

Bu size Türk halkının yapacağımız son çağrısıdır:

CHP’deki işgal kırıldıktan sonra, ülkemizdeki işgalin de kırılacağından en ufak bir kuşkunuz olmasın!..

Kurultay, 6 oka sahip çıkma(4) ya da bölünmeye evet deme noktasında hayati öneme sahiptir!..

Bu acı gerçekliğe göre karar vereceksiniz…

Kafanıza geçirilmiş çuvalı çıkartın artık ve son sözünüzü söyleyin!..

MUSTAFA KEMALLER olarak mı tarihe geçeceksiniz yoksa MUSTAFA SABRİLER olarak mı?..

Bilelim….

Çünkü Ankara’da 5-6 Eylül günlerinde, 1216 delege, CHP’nin en önemli sayfasını yazacak!..

Umarız risk alıp bedel ödemesi gerekenler, Gülşehir’den verdiğiniz “destekle”, yurtsever CHP’lilere bedel ödetmeye kalkışmazlar ve sizler de “Mustafa Sabriler” olarak tarihe geçmezsiniz!..

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR;

(1)http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/ekmeleddin-ihsanoglu-kimdir-biliyor-musunuz-bir-de-bizden-dinleyin-h43575.html

(2)http://chp-muhalefethareketi.biz.tr/2014/08/b-a-s-a-r-d-i-k/

(3) Genel Başkanlığa adaylığını açıklayan Yalova Milletvekili Muharrem İnce, bu bilginin gerçeği yansıtmadığınıaçıkladı: Gülşehir’deki toplantıya 78 değil, 60 il başkanı katılmış. Destek açıklamasına imza atan il başkanlarının 38’i zaten delege değilmiş. Geriye kalıyor 22 delege il başkanı. Deste bu kadar yeni. Kemal Bey, ancak 22 il başkanını kendine benzetebilmiş… Çok da başarılı değil yani. Bu gerçeğe rağmen, yalan söyleyerek kendini şişirmek Kemal Bey’e pek yakıştı… Bu durumu kendi ifadesi ile söylersek; “Yalan söyleyenden başbakan olmaz”, ama Yeni CHP’ye genel başkan olur!..

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/108807/ince__O_gunku_Kemal_agabey_gitti….html

(4) Bir BOP projesi olan “ulusalcılıkla hesaplaşma” 18 Ekim 2005 tarihinde Fethullah Gülen Aktüel Dergisi’ne verdiği yazılı mülakatta dile getirdi: “Şimdi önümüzde daha geniş, kapsamlı ve kompleks bir süreç var. Dolayısıyla direnç noktaları daha fazla sancı oluşturabilir. AB sürecinde son günlerde yaşanan kavga ve tartışmalara bir bakıverin. Ölseler bir araya gelmeyecek kimseler ulusal cephe adı altında suni bir kitlesel dalga oluşturmaya çalışıyor. Kimlikleri, söylemleri, hassasiyet ve dünya görüşleri bu derece farklı, üstelik birbirleriyle hiçbir diyalog geliştirme niyet ve isteği olmayan insanlar muvakkaten bir araya geliyor. Gerçekten her söz ve hareketleri suni ve iğreti duruyor. Ulusal cephe adı altında oluşturulmaya çalışılan dalganın sınırları belli değil. Hedefi, niyeti ve çağrı yaptığı hassasiyetleri farklıdır. Kemiksiz, kimliksiz ve hedefsiz bir dalga. Her açıdan manipülatif bir organizasyon olduğu belli. Ama sancılar olacaktır. Bunlar aşılacaktır.” demiştir…

http://www.odatv.com/n.php?n=fethullah-gulen-yasananlari-nerede-haber-verdi-2802101200

Ardından AKP’nin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, 17 Eylül 2012 tarihli Hürriyet gazetesinde yayımlanan ropörtajında:”19. yy ideolojisi olan ulusculuk Avrupa’da feodalite ile bölünmüş yapıları bir araya getirip ulus devletleri doğurdu. Bizde ise tarihten gelmiş organik yapıları dağıtarak geçici ve suni karşıtlıklar ve kimlikler ortaya çıkardı. Hepimizin bu ayrıştırıcı kültürle hesaplaşma zamanı geldi” diyerek, hükümetin ulusalcılık konusundaki görüşünü anlaşılır bir şekilde dile getirmiştir.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21483551.asp

Davutoğlu’nun bu görüşü 17 Şubat 2013 tarihinde Recep Tayyip Erdoğan‘ın “Biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına almış bir iktidarız” açıklaması ile hükümetin resmi görüşü halingetirilmiştir.

http://sozcu.com.tr/2013/gundem/milliyetciligi-ayak-altina-aldik-227165/

Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir parçası olan ve ulusalcılığı düşman ilan eden bu yeni ideolojik tespit, Yeni CHP tarafından da aynen kabul edilmiştir.

Kılıçdaroğlu’nun akıl hocalarından (Seyit) Rıza Türmen, “Hem ulusalcı hem solcu olunmaz” diyerek, olağanüstü kurultay öncesinde; 6 okun biri “milliyetçilik” ilkesine saldırıyı başlatmıştır.

http://www.ulusalkanal.com.tr/gundem/hem-ulusalci-hem-solcu-olunmaz-h34971.html

Y-CHP’liler, “sol”un özünü teşkil eden; tam bağımsızlık, antiemperyalist tavır, emekten ve evrensel değerlerden yana olmak yerine, üzerinde anlaşmaya varılamamış bir siyasi kavram olan; “sol” sözcüğünün içerisinde kendilerini tarif etme acizliği içerisine girmişlerdir…

http://tr.wikipedia.org/wiki/Solculuk

Türmen’i Binnaz Toprak takip etmiştir: “Ulusalcı çizginin solda yeri yok” diyerek, Y-CHP’nin çizgisinin BDP’den ve Cemaat’ten farklı olamayacağına vurgu yapmıştır.

http://t24.com.tr/haber/chpli-binnaz-toprak-ulusalci-cizginin-solda-yeri-yok,268342

Y-CHP‘nin başına kaset komplosu ile getirilen “Dersimli” Kemal:”6 okun yorumu çağdaş ve evrensel anlayışa göre yeniden yapılacak” diyerek, CHP’nin temel ilkelerini özetleyen 6 oku, “çağdışı” gördüğünü açıkça ifade etmiştir…

Bu sözler yürürlükteki CHP Programına açıkca aykırılık teşkil edip, Tüzük hükümleri gereğince partiden ihraç nedenidir.

Dolayısıyla olağanüstü kurultayın bir anlamda CHP’nin “temel ilkelerine sahip çıkma” ya da “programından ayrılma” kurultayı olarak gerçekleşecektir!..

Geldiğimiz noktada; BOP’un sadık bir görevlisi olduğunu gizlemeye dahi gerek görmeyen Kılıçdaroğlu’nun kazanması halinde; bölünmenin kaçınılmaz olacağı ortadadır!…

http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/kilicdaroglu-6-ok-yeniden-yorumlanacak-h49207.html

 

türmen