Bakın burası son derece önemlidir:

Antalya’nın Muratpaşa Belediye Meclisi, 2082 ile 2091 numaralı sokakların kesiştiği yerdeki parka, sayısız organ ameliyatına imzasını atan Prof. Dr. Alper Demirbaş’in adını verdi. (1)

Akciğer kanseri nedeniyle ameliyat edilen ve ameliyat sonrası enfeksiyon kaptığı için yaşamını yitiren Demirbaş, birçok insanın sağlığına kavuşmasında önemli rol oynamıştı.

Türkiye’de ilk doku uyumsuz böbrek naklini o yaptı.

İlk kan gurubu uyumsuz böbrek nakli de onun eseridir.

Aynı anda baypas ve böbrek naklinde de Demirbaş’ın imzası var.

İlk böbrek-pankreas nakli programı ile ilk kadavra ve canlı vericili karaciğer naklini yapan yine Prof Demirbaş’tır.

8 binin üzerinde böbrek ve karaciğer nakliyle, dünyada en fazla böbrek nakli yapan cerrah olarak kayıtlara geçti.

Tıpta çığır açtı…

O, gerçek bir kahramandır…

***

Meslektaşları ölümünün ardından şöyle söylüyorlardı:

“Hoca, Hacettepeliydi. Organ nakli cerrahisi uzmanlığını Amerika’da tamamlamış ve dünyanın pek çok yerinde, -Cambridge’den Japonya’ya kadar- bu alanda çalışmıştı. Bir tür dahiydi…”

Böyle değerli bir bilim insanının adının küçücük de olsa bir parka verilerek yaşatılmaya çalışılması gerçekten gurur vericidir.

Muratpaşa Belediye Meclisi’ni bu kararından ötürü kutluyorum…

***

Bir başka isim verme kararı da Nevşehir’den:

Nevşehir Belediye Meclisi, Borsa Kavşağı’nın ismini “Abdullah Çatlı Meydanı” olara değiştirmiş (2)

Nevşehir Belediye Başkanı Rasım Arık, bu kararla ilgili kamuoyuna yaptığı açıklamada:

“Herkes Seçilmiş Belediye Başkanına Saygı Gösterecek” hatırlatmasını yaptıktan sonra; “Bu şehrin meclis üyeleri, kendi evlatlarına nasıl sahip çıktığını 28 yıl sonra ortaya koymuştur…” demiştir.

Oy maşallah!..

Nevşehir’i ve belediye reisini Allah nazarlardan saklasın!..

***

Seçilmiş Belediye Başkanı Arık, bu kararı ve beyanı ile genç yaşlarında yaşamdan kopartılan birçok üniversite öğrencisinin ailelerini ziyadesi ile üzmüş ve incitmiştir.

Çünkü:

İsmini kavşağa vererek yaşatmak istediği Abdullah Çatlı, Mayfa-Siyaset-Devlet üçgeninin önemli aktörlerinden biriydi.

“Gladyo” (3) da denilen yasa ve ahlâk dışı yapılanmanın Türkiye’deki has elamanıydı…

O bir katildi…

***

“Bahçelievler Katliamı“(4) olarak hafızalarımızdaki yerini koruyan TİP üyesi 7 üniversite öğrencisinin 5’ini kendisinin öldürdüğünü itiraf eden Haluk Kırcı, diğer ikisinin Abdullah Çatlı tarafından öldürüldüğünü söylemişti… (5)

Nevşehirlilerin “özü başlarına seçtikleri” Rasım Arı’ya, Abdullah Çatlı’nın adının karıştığı diğer cinayetleri de hatırlatmak gerekir:

Doç. Dr. Bedrettin Çömert cinayeti, gazeteci Abdi İpekçi suikastı, Papa II. Jean Paul suikastının faili Mehmet Ali Ağca’nın cezaevinden kaçırılması ve İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde 7 öğrencinin yaşamını yitirdiği Beyazit Katliamı…

Yeterli mi?,,

“Sol düşünce”yi benimsemekten başka hiçbir suçu ve günahı olmayan üniversite öğrencilerini genç yaşlarında yaşamdan kopartan “Kontrgerilla“nın aparatının isminin kavşağa verilerek yaşatılmak istenmesi Türkiye’nin ayıbıdır.,,

***

İnsanlara kadavralardan ve gönüllülerden organ naklederek yaşatanlar mı yoksa daha yaşamlarının baharında gençlerin organlarını susturarak yaşamdan kopartanlar mı “kahraman”dır?!..

Cevap vicdanlarımızda saklıdır…

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) https://www.kanalv.com.tr/prof-dr-alper-demirbasin-ismi-parka-verildi

(2) https://www.nevsehir.bel.tr/haber-detay/9392/borsa-kavsagi-na-abdullah-catli-meydani-ismi-verildi

(3) https://tr.wikipedia.org/wiki/Gladio

(4) https://turkiyeiscipartisi.org/?SX=_php_sosyal_medya_liste.php&KX=BAHÇELİEVLER KATLİAMI

(5) https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-53530840