KONUK YAZARLAR

DEVLET “RANT” İLE YÖNETİLEBİLİR Mİ?..

İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) üç yıllık araştırması yayınlandı:

AKP döneminde yapılan 130 inşaat işinde, toplam 1 trilyon 468 milyar 900 milyon 741 bin 243 TL “rant” yaratıldığı ortaya çıktı. (1)

Korkunç bir para.

Paralar nerelere harcandı?

Kamu hizmetleri için ne kadarı kullanıldı?

Ya da kimler arasında bölüşüldü?

Bölüşme adil mi oldu?

Halkın payına düşen miktar ne kadar?

Sorular, sorular, sorular…

***

Aklınıza gelen her soruya bir yanıt var!…

***

Yaratılan “rant” gerçekten çok büyüktür.

Rakamla yazıyorum:

1.468.900.741.243.-TL

(Bir trilyon 468 milyar 900 milyon 741 bin 243 lira)

Okumak için bile bayağı bir tahsil gerekir!

Asgari ücreti günlük: 215.70 TL olan bir ülkenin en büyük şehrindeki “rant”ı anlatmaya çalışıyoruz.

Daha büyüklü küçüklü 80 ilimiz daha var geride!..

Varın onları da siz tahmin edin…

***

1970’te Hossein Mahdavy’nin kavramsallaştırdığı Rantçı Devlet Teorisi (Rentier State Theory) de bütün gelirlerini doğal kaynaklardan elde eden, vergilendirmelerin olmadığı devletleri anlatmak için kullanılmaktadır.

Bu tanım biraz karışık gibi.

Sağından solundan biraz kurcalamak gerekir.

Ancak o zaman anlaşılabilir…

***

İşe bölme ile başlayalım:

Ülkemizde asgari ücret 215.70 TL’dir demiştik.

1.468.900.741.243:215.70=6.809.924.623,28 eder.

Çıkan sonucu okuyalım:

6 milyar 809 milyon 924 bin 623

Bunun ne anlama geldiğini yorumlayalım:

AKP döneminde sadece İstanbul’da yaratılan “rant”, asgari ücretin yaklaşık 7 milyar katını bulmaktadır

Oyyy maşallah, maşallah!..

Uçuyoruz!…

***

Tam olarak anlaşılmadı mıı?

O zaman başka türlü anlatalım.

Bir insanın ortalama 75 yıl yaşadığını kabul edelim.

1 yılda 365 gün var.

Ama her gün çalışamaz.

Milli ve dini bayramlar ile hafta tatilini çıkartırsak, bir yılda fiilen çalıştığı gün sayısı ortalama 300 gündür.

Dolaysıyla asgari ücretlinin bir yılda kazanabileceği para da: 300×215.70=64.710 TL’dir…

(Sadece 64 bin 710 Türk Lirası)

Bir kişinin az yukarıda yazdığımız “rantı” hakkıyla kazanabilmesi için: 1.468.900.741.243:64.710= 22.699.748 (Yazıyla söyleyelim: 22 milyon 699 bin 748 )yıl yaşaması gerekir.

Heves edenlere Allah uzun ömürler versin…

***

Yine mi anlaşılmadı?

O zaman şöyle açıklıyorum:

Sadece İstanbul’da yaratılan “rant”, 1.468.900.741.243:64.710= 22 milyon 699 bin 749 kişinin bir yıllık asgari ücretine karşılık gelir.

2022 yılında nüfusumuz 84.680.273 olduğuna göre, bu rakam, nüfusumuzun dörtte birinin yıllık geliri kadar ediyor…

Rant”ın ne kadar büyük olduğunu anlayabildiniz umarım…

***

Bu kadar büyük paranın nerelere, nasıl harcandığının da cevabı vardır kuşkusuz.

İBB’nin yıllık bütçelerinde gelirlerin nerelere nasıl harcandığı yazılıdır.(2)

Hadi 2 nolu dipnota bir göz atıp gelin bakalım…

Bekliyorum…

Ankara’dan bir örnek verebilirim:

Ankapark denen ve içerisinde dinozor maketlerinin bulunduğu park için sadece 810 milyon dolar harcanmıştır…

***

Hesap makinesi olduktan sonra hesap yapmak kolaydır artık!

Hesaba boğulmayalım derim.

Peki “rant” nedir biliyor musunuz?

Sırası geldi, şimdi de onu öğrenelim:

Rant, emek harcamadan elde edilen kazanımdır. (3)

Ankara Üniversitesinin emekli hocalarından Marksist İktisatçı Prof. Dr. Korkut Boratav’a göre “rant”, daha geniş bir yorumla, belki de “avanta” teriminin anlamına da geçerek şöyle tanımlanıyor:

Devletin çeşitli uygulamalarla bireysel, endüstriyel veya sektörel olarak özel teşebbüs lehine herhangi bir çıkar avantajı yaratması; bu avantajın realizasyonu ve paylaşımı“dır.

Demek ki “rant” birileri tarafından paylaşılan kamuya ait paradır…

***

Peki, “rant” nasıl oluşturuluyor onu biliyor musunuz?

Haydi, onu da öğrenip teneffüs zilini çalalım:

Rant”, imar planlarında; kamu kullanımına ayrılan yol, yeşil alan, okul, karakol, ibadet yeri, sağlık tesisi gibi donatı alanlarının (başka bir söyleyişle beyt-ül mal’ın)(4) özel imara açılmasıyla üretilen projelerden elde ediliyor.

Çoook çok eskilerde İslam Devletlerinde “beyt-ül mal”a el uzatanlara nasıl davranıldığını(5) biliyorsunuz umarım.

Günümüzde; Kamunun ortak kullanımı için ayrılan alanlar, özel imara açılıyor ve özel şahısların kullanımına veriliyor.

Başka bir ifade ile halktan alınıyor, imtiyazlı bir kesime dağıtılıyor, peşkeş çekiliyor.

Oysa, halkın çıkarlarını gözeten iktidarlar; tam tersini yaparlar.

Bu düzenin yaşaması için destek veren bizlerin sorumluluğu ne kadardır, onu Şeyh-ül İslam’a mı yoksa Diyanet İşleri Başkanlığına mı soralım?

Bir dönem Ecevit’e vaatlerinin kaynağını nereden ve nasıl bulacağını soran gazeteciye verdiği:

Suntacılardan alacağız, cuntacılardan alacağız, halka dağıtacağız” şeklindeki yanıt, bu konuda yol göstericidir…

Allah, Reis’i başımızdan ayırmasın!

Bugünleri sayesinde yaşadık….

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/akp-130-projede-85-milyar-dolarlik-rant-yaratmis-7279791/

(2) https://www.ibb.istanbul/icerik/butce-ve-yatirimlar

(3) https://tr.wikipedia.org/wiki/Rant

(4) https://islamansiklopedisi.org.tr/beytulmal

(5) https://www.siyasetmektebi.com/beytulmale-uzanan-eller-yakilmalidir/

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir