KONUK YAZARLAR

TBMM’Yİ “BOYKOT” DÜŞÜNÜLMELİDİR!..

TİP İstanbul Milletvekili Şerafettin Can Atalay ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu ikinci karar (1) önceki kararın (2) TBMM’de okutulup milletvekilliğinin düşürülmesinin “yok hükmünde” olduğunun tespitine ilişkindir.

AYM özetle, olmayan bir karar için karar vermeye gerek yoktur demiştir.

Bu karar sonrasında; kararın TBMM’nde okutulması ve Şerafettin Can Atalay’ın derhal tahliye edilmesinin ardından yemin ederek göreve başlatılması gerekiyordu…

Hukuk bunu gerektiriyor ve hukuk devleti olmanın gereği budur…

***

Bu gereklilikle ilgili mevzuat hükümlerini detaylı olarak “BİLİNÇLİ OLARAK ÇIKARTILAN DEVLET KRİZİ” başlıklı yazımızda (3) irdelemiştik.

Bir kez daha okunmasında yarar var fakat tekrarına gerek yoktur.

Konunun eksiksiz öğrenilmesi bakamından; Türkiye Barolar Birliği’nin kararın uygulanması için TBMM’ne verdiği dilekçeyi (4) de okumakta yarar vardır…

Okuyunuz…

***

TBMM Başkanlığı AYM kararı üzerine kendiliğinden toplantı tertip etmeliydi.

Muhalefet milletvekillerinin Meclis Başkanlığına başvuruda bulunarak olağanüstü toplantı talep etmesi üzerine 16 Ağustos 2024 günü Genel Kurul toplantıya çağrıldı.

Oturum açıldıktan sonra TİP İstanbul Milletvekil Ahmet Şık konuşması sırasında AKP Grubuna dönerek:

“Sizde hiç utanma yok. Zerre miktar utanmanız yok. Haysiyetiniz yok” dedi.

O sırada Şık, kendisine gelen tepkilere “sensin şerefsiz” diye yanıt verdi.

Çıkan gerginlik üzerine, oturuma ara verildi.

Oturum tekrar açıldığında Şık yeniden kürsüye geldi ve AKP Grubuna bakarak:

Bu ülkenin en büyük terör örgütü bu sıralarda oturanlardır” dedi…

“Şık” olmadı tabii ki…

Bu sırada TBMM İdare Amiri AKP’li eski milli futbolcu Fehmi Alpay Özalan kürsüye yürüyerek Ahmet Şık’ı yumrukladı.

Araya girmeye çalışan DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Koçyiğit de yumruklardan nasibini aldı, onun da kaşı açıldı.

Dünya ibretle bizi izledi…

Oturuma 2. defa ara verildi… (5)

***

Üçüncü oturumu TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş açtı.

Ahmet Şık ile F. Alpay Özalan’a “kınama” cezası verilmesini önerdi.

Oylama yapıldı.

Kınama cezaları verildi.

Ve:

Oturum 1 Ekim’e ertelendi.

Olan Şerafettin Can Atalay’a oldu tabii ki…

Bir de 85 milyon Türk halkına…

***

Öncelikle kabul etmek gerekir ki; Ahmet Şık’ın -bazıları için isabetli olsa da- sözlerinin tüm AKP Grubunu hedef alması “şık” olmamıştır.

TBMM’nde bu şekilde bir genelleme yapılması doğru değildir.

Buna karşılık Şık’ın “kürsü dokunulmazlığı” korumasında iken, AKP’li TBMM İdare Amiri tarafından yumruklanması da hiçbir şekilde kabul edilemez.

Ahmet Şık’a verilmesi gereken ceza bellidir ve daha sonra zaten verilmiştir…

***

Genel Kurul’da kan dökülmesi, asıl tartışılması gereken konuyu ikinci plâna itmiştir.

Kararları bütün kurum ve kuruluşlar ile herkesi bağlayan Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tanımama bir rejim krizidir.

Asıl tartışılması gereken konu budur.

Bu kriz aynı zamanda “yeni anayasa” söylemlerinin boş ve anlamsız olduğunu ortaya koymuştur.

Mevcut Anayasa’ya uymayan bir yönetimin, yeni yapılacak anayasaya uymasının güvencesi ne olabilir ki?!..

Elbette ki yoktur!..

Yasaların Anayasa’ya uygunluğunu denetleme ile Anayasa’da yazılı diğer görevleri (6) yerine getirmekle görevli AYM rejimin tek güvencesidir.

Bu Mahkemenin kaldırılmasını savunmak veya kararlarını tanımamak hukuk tanımazlıktır.

Despotizme özenmektir…

***

Defalarca yaşanan bu tür olayların tekrar etmemesi için muhalefete partilerinin “dayak yemekten başka” bir şeyler yapmasının zamanı gelmiştir.

İktidarın hukuk tanımazlığını gerekirse ev ev gezilerek halka anlatmalı, siyasi iktidarın değiştirilmesinden başka çözüm kalmadığı özellikle vurgulanmalıdır.

Erken seçim” yüksek sesle dile getirilmelidir…

Normalleşme” çabaları haklı ve yerindeydi.

Fakat:

AKP’nin normalleşmeye niyetli olmadığı anlaşıldı ve halka gösterildi.

Şimdi yeni bir hamle gerekiyor:

O da boykottur

Bu süreci başlatmak için de etkin bir şekilde kullanılamayan TBMM’den çekilme seçeneği ciddi ciddi düşünülmeli ve tartışılmaya başlanmalıdır…

***

TBMM’ni boykot etme sürecinin haklılığı; AKP iktidarının ince eleyip sık dokuyarak seçtiği ve AYP’ye yakın oldukları (7) tartışmasız olan AYM üyelerinin kararlarına ve yorumlarına dayandırılmalıdır…

İktidar görevini yapmıyor/yapamıyorsa, bu durumda çareler arayıp bulmak ve uygulamaya koymak muhalefetin görevidir…

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/08/20240801-15.pdf

(2) https://kararlarbilgibankasi.anayasa.gov.tr/BB/2021/9387

(3) https://chp-muhalefethareketi.biz.tr/2023/11/12/bilincli-cikartilan-devlet-krizi/

(4) https://d.barobirlik.org.tr/2024/20240814_Cikti836573.pdf

(5)https://t24.com.tr/haber/tbmm-de-can-atalay-oturumu-gergin-basladi-ahmet-sik-in-konusmalari-sirasinda-oturumlara-3-defa-ara-verildi,1179624

(6) https://www.anayasa.gov.tr/tr/mahkeme/yapisi/genel-kurul/

(7) AYM’nin Başkan, başkanvekilleri ve üyeleri:

Kadir ÖZKAYA (Başkan)

21/10/2005 tarihinde ise Kasım 2004’te geçici olarak görevlendirildiği Anayasa Mahkemesi raportörlüğü görevine atanmıştır. Bu görevi yürütmekte iken 2011 yılında, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından Danıştay üyeliğine; 18/12/2014 tarihinde de Sayın Cumhurbaşkanı tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş ve 22/12/2014 tarihinde göreve başlamıştır.

Hasan Tahsin GÖKCAN (Başkanvekili)

Yargıtay Genel Kurulunca gösterilen üç aday arasından Sayın Cumhurbaşkanı tarafından 17/3/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesi üyesi olarak seçilmiş, 24/3/2014 tarihinde göreve başlamıştır.

Basri BAĞCI (Başkanvekili)

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri genel müdür yardımcılığı, Adalet Bakanlığı Ceza Tevkifevleri genel müdür yardımcılığı ve Adalet Bakanlığı müsteşar yardımcılığı görevlerinde bulunmuştur. 5/7/2017 tarihinde Yargıtay üyesi olmuş, 2/4/2020 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 6/4/2020 tarihinde göreve başlamıştır.

Prof. Dr. Engin YILDIRIM

9/4/2010 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı tarafından YÖK Genel Kurulunun gösterdiği üç aday arasından Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 15/4/2010 tarihinde göreve başlamıştır.

Rıdvan GÜLEÇ

Sayıştay üyeliği görevini sürdürürken Sayıştayın gösterdiği üç aday arasından 13/3/2015 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu kararı sonrasında Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 17/3/2015 tarihinde göreve başlamıştır.

Doç. Dr. Recai AKYEL

Üst kademe yöneticileri arasından Sayın Cumhurbaşkanı tarafından 25/8/2016 tarihinde Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 29/8/2016 tarihinde göreve başlamıştır.

Prof. Dr. Yusuf Şevki HAKYEMEZ

Yükseköğretim Kurulunca gösterilen üç aday arasından Sayın Cumhurbaşkanı tarafından 25/8/2016 tarihinde Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 20/9/2016 tarihinde göreve başlamıştır.

Yıldız SEFERİNOĞLU

1 Kasım 2015 genel seçimlerinde 26. Dönem AKP İstanbul Milletvekili olarak seçilmiştir. 25/1/2019 tarihi itibari ile Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş ve 25/1/2019 tarihinde göreve başlamıştır.

Selahaddin MENTEŞ

18/10/2017-1/7/2018 tarihleri arasında müsteşar olarak görev yapmıştır. 21/7/2018 tarihinde Adalet Bakanlığı bakan yardımcılığı görevine getirilmiştir.

Selahaddin Menteş, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 6/7/2019 tarihinde Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş; 8/7/2019 tarihinde göreve başlamıştır.

İrfan FİDAN

2012 yılında TMK 10. madde ile yetkili Cumhuriyet savcısı olarak atandıktan sonra 16/1/2015 ile 26/7/2016 tarihleri arasında İstanbul Cumhuriyet başsavcı vekilliği, bu tarihten 27/11/2020 tarihine kadar İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı görevlerini yürütmüştür.

27/11/2020 tarihinde Yargıtay üyesi olmuş, Sayın Cumhurbaşkanı tarafından 23/1/2021 tarihinde Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş ve 25/1/2021 tarihinde göreve başlamıştır.

Kenan YAŞAR

15/1/2022 tarihinde baro başkanlarının oyları ile Anayasa Mahkemesinde boşalan serbest avukatlık kontenjanı için TBMM’ye sunulacak üç isim arasında 1. sırada yer almıştır. 19 /1/2022 tarihinde TBMM Genel Kurulu tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Yaşar 1/2/2022 tarihinde göreve başlamıştır

Muhterem İNCE

Cumhurbaşkanlığı Kararı ile İçişleri Bakan Yardımcılığı görevine atanmıştır. 29/6/2022 tarihli TBMM Genel Kurulunda Sayıştay üyeliğine seçilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 146’ncı maddesi gereğince Sayıştay Genel Kurulunun seçimi neticesinde TBMM Genel Kurulunda yapılan seçim sonucu 5/10/2022 tarihinde Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş, 17/10/2022 tarihinde göreve başlamıştır.

Yılmaz AKÇİL

Danıştay Genel Kurulunca gösterilen üç aday arasından Sayın Cumhurbaşkanı tarafından 30/1/2024 tarihinde Anayasa Mahkemesi Üyeliğine seçilmiş ve aynı gün Anayasa Mahkemesi Üyeliği görevine başlamıştır.

Prof. Dr. Ömer ÇINAR

2021 yılından itibaren İbn Haldun Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlık görevini yürütmüştür. Birçok sivil toplum kuruluşunda üyeliği bulunmaktadır.

Yükseköğretim Kurulunca gösterilen üç aday arasından Sayın Cumhurbaşkanı tarafından 20/4/2024 tarihinde Anayasa Mahkemesi Üyeliğine seçilmiş, 22/4/2024 tarihinde göreve başlamıştır.

Doç. Dr. Metin KIRATLI

2014 yılında Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 12. Cumhurbaşkanı olarak seçilmesinden kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcılığı görevine atanmış olup 3/8/2018 tarihinde Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin ilk Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı olarak atanmış ve bu görevi 18/7/2024 tarihine kadar ifa etmiştir.

Kıratlı 18/7/2024 tarihli ve 32605 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan karar ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiştir.

https://www.anayasa.gov.tr/tr/baskanvekilleri-ve-uyeler/uyeler/

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir