KONUK YAZARLAR

İKİNCİ KURTULUŞ SAVAŞIMIZIN ÖNCÜLERİ!..

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan’ın “Ege’de karasularını 12 mile çıkartması savaş nedenidir” dedi.

Fransa’nın tavrı Yunanistan’dan yana oldu.

Mısır, Yunanistan ile yaptığı “deniz yetki alanları anlaşması”nı (MEB) Meclis’inden geçirdi.

Almanya, arabulucu rolünü oynamaya devam ediyor; sorunlarınızı masada çözün diyor.

Son tahlilde Almanya da Avrupa Birliği üyesiYunanistan’ın yanında olacaktır.

Etrafımızda, dost ülke yok gibidir dense yeridir…

***

Sismik araştırma gemisi Oruç Reis, Doğu Akdeniz’de petrol ve doğal gaz aramaya devam ediyor.

Donanmamıza ait 50’den fazla savaş gemisi ve fırkateyn Oruç Reis’i koruma görevi yapıyor.

Savaş uçaklarımız ile deniz altılarımız da tayakkuzdadır.

NATO, bir gün bizimle, bir gün Yunanistan’la tatbikat yapıyor.

Askerler, tatbikat savaşılacak ülkeye karşı yapılan provadır diyor…

***

ABD’nin Başkan Adayı Biden, sözünü esirgemedi.

Seçilirse Türkiye’de muhalefetle işbirliği yaparak, Erdoğan’ı iktidardan düşüreceklerini duyurdu.

Muhalefet, bu sözlere beklenen tepkiyi veremedi!

Biden, bu defa yapılacak hükümet değişikliğini “darbe” ile olmayacağını da eklemeyi ihmal etmedi.

Biden, sadece ABD’nin başkan adayı sıfatıyla konuşmuyor; seçildiğinde sevincimizden kurbanlar kestiğimiz -gizli Müslüman ve Türk dostu ilan ettiğimiz- bir önceki ABD Başkanı Obama’nın yardımcısıydı.

Obama, Büyük Ortadoğu Projesi’ni (BOP) uygulamaya koyarak, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yüzbinlerce Müslümanın ölümünden sorumlu bir siyahi başkandı.

Dolayısıyla, -27 Mayıs hariç- bugüne kadar yaşadığımız bütün darbelerin arkasında ABD’nin olduğu en yetkili ağızdan bir kez daha itiraf edilmiş oldu.

FETÖ’nün ABD için ne kadar önemli aparat olduğu ve 15 Temmuz Darbe Girirşiminin arkasında “dost Amerika”nın olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu…

***

Doğu Akdeniz’deki askeri hareketliliğin ne anlama geldiğini anlayabilmek için ABD’nin Doğu Avrupa’daki hamlelerine de bakmak gerekir:

Son yıllarda kaya gazı üretimi ile dünya doğal gaz liginde öncü rol almak peşinde olan ABD, Yunanistan’ın Dedeağaç kentinde inşa edilecek olan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) terminali ile Doğu Avrupa ülkelerinin gaz ihtiyacını karşılamayı planlamış.

ABD’nin Dedeağaç’a askeri üs kurulması için de Yunanistan gerekli izinleri vermiş.

Bulgaristan, projeye yüzde 20 oranında ortak edilmiş.

Yunanistan’ın Gastrade şirketi ile Bulgaristan’ın Bulgartransgaz şirketi bu projeyi birlikte yürütecekler.

Dedeağaç’tan boru hattı ile Bulgaristan’a taşınacak olan LNG, oradan da Doğu Avrupa ülkelerine satılacakmış.

Böylece Avrupa ülkelerinin Rus doğal gazına olan bağımlılıkları en aza indirilecekmiş…

***

Rusya, Mavi Akım’dan sonra Karadeniz’in altından Türkiye’ye bağlanan ikinci boru hattını (Türk Akımı) Avrupa’ya doğal gaz akışını sağlamak için inşa etmiştir.

ABD, Dedeağaç LNG Projesi ile aslında Rusya’nın doğal gaz pazarına gözünü dikmiş oluyor.

Son zamanlarda Rusya ile yakınlaşmış olan Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’de gaz aramasına da aynı nedenlerle engel olunmak isteniyor.

Bölgenin en büyük doğal gaz tüketicisi olan Türkiye’nin, doğal gaz bulması ABD ve uydusu durumundaki ülkelere olan bağımlılığını azaltacaktır.

ABD, Türkiye pazarını elinden kaçırmak istemiyor.

Ayrıca Rusya’nın her türlü etkinliğini azaltmak için kurulan NATO’nun, ikinci büyük ordusuna sahip bir ortağını da kaybetmesini kimse istemiyor.

ABD, doğal gaz savaşlarının arkasında bu nedenlerle duruyor…

***

Türkiye’nin Karadeniz’den sonra Doğu Akdeniz’de de doğal gaz bulması halinde, enerji bakımından dışarıya olan bağımlılığı büyük ölçüde ortadan kalkacaktır.

Bu durum ABD’nin işine gelmiyor.

Ayrıca doğal gazı boru hattını Türkiye’ye kadar getiren Rusya ile rekabet etmesi çok kolay olmayacaktır.

Bunun anlamı ABD’nin Avrupa ve Ortadoğu’da eski etkinliği kalmayacak demektir.

83 milyon nüfuslu Türkiye’nin güçlü bir ülke olarak sahada yer alması, ABD’nin BOP’tan sonraki ikinci büyük planı olan enerji konusundaki hesaplarına da darbe vurulması sonucunu doğuracaktır.

Denebilir ki Doğu Akdeniz’deki sismik araştırmalar, dünya dengelerini değiştirecek niteliktedir.

Hiç kuşku yok ki, kartların yeniden karılması, Doğu Akdeniz’de hidro karbon (doğal gaz ve petrol) kaynakları bulunması ile başlayacaktır.

Bu şekilde emperyalizme olan bağımlılığımız önemli ölçüde kırılmış da olacaktır.

İkinci Kurtuluş Savaşımızın öncüleri durumunda olan; iki sismik araştırma gemisi ile üç sondaj gemimize gözümüz gibi bakmamız gerekir…

Av. Cemil Can

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir