• KULLANILMANIN BÖYLESİ GÖRÜLMEDİ!

          AYM Başkanı Zühtü Aslan, AYM’nin OHAL döneminde çıkartılan KHK’leri denetleme yetkisine sahip olmadığını belirtti. Aslan: “Anayasa koyucunun, lafzı, anlamı ve amacı bakımından açık bir şekilde düzenlediği kuralları yorum yoluyla değiştirmek, esasen mahkeme eliyle anayasa değişikliği anlamına gelir” dedi… Bu açıklamadan Kılıçdaroğlu farklı bir şey anladı. Büyük olasılıkla etrafındaki hukukçular tarafından yanlış yönlendirilmiştir. Zira etrafında Halk Partili kalmadı! Aklınca çayın taşı ile çayın kuşunu vuracaktı. Bence AYM “mühürsüz zarflarla” ilgili YSK kararına karşı açılan davaları reddedecektir. Aslan, şimdiden gerekçeyi hazırladı. Gerekçeyi savunma işini de Dersimli Kemal’e bıraktı. O da sazan gibi atladı tabi. Anayasanın 79/2. maddesi: “YSK’nın kararları aleyhine başka bir mercie başvurulamaz” diyor. “Lafzı, anlamı ve amacı bakımından” ne kadar açık ve anlaşılır…

  • 2019 SEÇİMLERİ TEHLİKEDEDİR!

      “Mühürsüz” zarflar ile oy pusulalarının geçerli sayılmasına ilişkin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararı (1) halkı “isyan” ettirdi. İlk günlerde, dilekçe örneğini ele geçiren soluğu YSK’da alıyordu. Bir ölçüde hukuka güven vardı. Vatandaş hukuka sığınmakta haklıydı! Giderek “gaz alma” programının mağduru olduk: Halkoylamasının “Evet” ile sonuçlanmasından sorumlu olanlara hesap soracak yerde, yine onların yönlendirmesiyle havanda su dövmeye başladık. Siyasetin utanmaz-arlanmaz ağaları, bu durumda bile siyasi rant toplamayı ihmal etmediler. (2) Bıktık, usandık… CHP, HDP ve Vatan Partisi’nin “tam kanunsuzluk” nedeniyle YSK’ya ayrı ayrı verdikleri dilekçeler, beklendiği gibi reddedildiler… (3) Danıştay apayrı havalarda… YSK kararlarına karşı, yargı organlarına başvurulamayacağını hüküm altına aldı! (4) Oysa 2005 yılında: “Davacının iptalini istediği Yüksek Seçim…