KONUK YAZARLAR

19. OLAĞANÜSTÜ KURULTAY!..

 bank_asya

Habertürk’ten Balçiçek İlter’e konuşan Kılıçdaroğlu; “Gösteriş için ibadet olmaz. Ben umreye de gittim ama çıkıp söylemedim, ayıp bir şey bu” demiş… Gerçekten de kimseye bir şey söylememiş! Dolayısıyla umreye gittiğini hala kimse öğrenememiş!.. Peki, bunu söylemek ayıpsa bu ayıbı sen neden yapıyorsun? Galiba “Dersimli Kemal” 76 milyonu kendi belirlediği kurultay delegeleri gibi sanıyor…

Kemal Bey, Alevi ile Alevi, Sunni ile Sunni, dinci ile dinci, dinsiz ile dinsiz!… Böylelerine “inançsız” demek daha isabetlidir…

ABD’nin IŞİD’e karşı başlatacağı operasyondan önce de yolu temizleyen oydu. Yetkili kurullarda görüşmeden, CHP’lilerin görüşünü öğrenmeden, peşin peşin, yapılacak uluslararası bir operasyonda Türkiye’nin yer almasına CHP olarak karşı çıkılmayacağını açıklamıştı. Gelen tepkiler üzerine bu görüşünün gerekçesini; ”Madem ki terörden en çok zararı biz gördük, o halde her türlü terörle mücadele etmek zorundayız” şeklinde açıklamış. Eskilerimiz “Zırva tevil götürmez” derlerdi. “Dersimli Kemal” de o hesap, zırvaladıkça zırvalıyor. 40 bin yurttaşımızın ölümünden sorumlu, bebekleri bile öldürmekten çekinmeyen en tehlikeli ve acımasız terör örgütü PKK ile müzakereye evet diyeceksin, IŞİD ile ise mücadeleyi önereceksin!.. Yemezler Kemal Bey! Şaşkın ördek misali suya tersten dalıyorsun!..

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamza Çebi’yi de kaybettik! Beyefendi “Torba Yasa” ile yapılan düzenlemeye göre, “F Tipi” polislerin görevden alındıktan sonra, mahkeme kararı ile eski görevlerine dönebilmelerinin iki yılı bulacak olmasını kendisine bayağı dert edinmiş. Bu duruma sebebiyet verecek olan yasa maddelerinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunmuş. Ergenekon ve Balyoz davalarına bağlı olarak görevden alınanlar için kılını kıpırdatmayan, ülkenin bölünmesinin önünü açacak olan “Açılım Yasası” için destek veren CHP’nin, açıktan Cemaat’in avukatlığına soyunması ne kadar acı, değil mi?.

Kemal Kılıçdaroğlu, Cemaat’in bankasını kurtarmak için Başbakana tehdit vari bir mektup yazmış… Yeni CHP’nin bu dönem tek işi Cemaat’e kol kanat germek!..

Eski CHP Milletvekili Mehmet Sevigen’in Sebahattin Önkibar’a açıklaması ise CHP’nin teslim alınmışlığının itirafı gibidir. Deniz Baykal, kendisine ait olan Halk TV‘nin Cemaat’in sesi haline getirilmesi karşısında: Halk TV’nin sahibi evet Deniz Baykal’dır ama yönetimini CHP liderliğine devretti ve hiçbir şeyine karışmıyor. Dolayısı ile yayın ile atamalarda Baykal’ın zerri dahli yoktur demiş… Eski genel başkanın içerisinde bulunduğu durum, ona en yakın arkadaşı tarafından bu şekilde açıklanmıştır. Hiçbir şeye karışmayan Baykal’ın da “yeni”lendiği anlaşılıyor!.. “Yeni Baykal” kendine ait televizyona bile sahip çıkacak durumda değil ne değil, Cemaat’in ve “İkinci Cumhuriyetçiler”in sesi olmasına da karşı gelemiyor!..

Cumhuriyet gazetesi okurları (CUMOK), gazetenin ikinci cumhuriyetçiler tarafından ele geçirilmiş olması karşısında ha bire tepkilerini dile getiriyorlar. Halk TV’den sonra Cumhuriyet gazetesi de Kılıçdaroğlu’nun, dolayısıyla Cemaat’in borazanı haline getirilmiştir!.. Dolayısıyla Aydınlık‘tan başka okunacak gazete ve Ulusal Kanal‘dan başka izlenecek kanal kalmamıştır!..

Görüldüğü gibi Yeni CHP’nin 18. Olağanüstü Kurultayından umut verici bir parti meclisi çıkmamıştır. Atatürk’e “Kefere Kemal” diyen gerici Mehmet Bekaroğlu’nu hileli yollardan Parti Meclisine seçtiren Kılıçdaroğlu, gerçek halk partililerin tasfiyesi ile sonuçlanan olağanüstü kurultayda, üstü çizilerek onay verilmeyen Cemaatçi Erdoğan Toprak ile açılımcı Murat Özçelik’i de başdanışmanlık makamına getirerek, delegelerin konu mankeninden farksızolduğunu kanıtlamıştır. En yetkili organ olan Parti Meclisi’nin iradesine saygısızlığı eden “Dersimli Kemal”, yaklaşan genel seçimlerdeki hedefini “anlamlı oy kaybına uğramamak” olarak belirlediğine ve partiyi de fiilen böldüğüne göre, yeni arayışlara girmek şart olmuştur. Bu gidişle Kılıçdaroğlu liderliğindeki Y-CHP’nin barajı bile geçeceği şüpheli hale gelmiştir. Yeni CHP’nin Bekaroğlu ve Özçelik benzeri adaylarına oy verecek seçmeni nereden bulabileceğini, yaşayıp göreceğiz!..

TSK’ya bile kumpas kurulduktan sonra CHP’nin başına buyruk bırakılmayacağı belliydi… CHP’nin ele geçirilmiş olmasını yeni fark edenlerin istifa ederek görevlerinden ayrılması, işgalcilerin işini daha da kolaylaştıracaktır. İstifa edenlerin yerine, kendilerine benzeyenler atanacak ve parti tamamen ele geçirilecektir… Bunu anlamamak için aptal olmak lazımdır… O bakımdan, yeni bir seçenek ortaya çıkana kadar meydanı işgalcilere bırakmamak gerekir…

CHP’lilerin genel seçimlerden önce , 19. Olağanüstü Kurultay‘ı toplayarak parti yönetiminin geri alınmasından başka çıkış yolu kalmamıştır. Ya da yeni bir parti kurarak Cumhuriyet’e sahip çıkılacaktır… Aksi halde Y-CHP’ye dönüştürülen Atatürk’ün partisi, Cumhuriyet düşmanlarının silahı haline getirilerek halka karşı kullanılacaktır…

Türk Silahlı Kuvvetleri internet sitesinde, PKK’nın Ağrı’da mahkeme kurup yargılama yaptığı açıklamasını (1) gördükten sonra, CHP’nin bu mücadelede ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladım…

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) http://www.tsk.tr/11_haberler_olaylar/11_8_onemli_yurtici_olaylar/onemli_yurtici_olaylar_2014.html